Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2010/11075 E. 2010/13448 K. 05.07.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/11075
KARAR NO : 2010/13448
KARAR TARİHİ : 05.07.2010

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, oyçokluğuyla karar verildi. 05.07.2010 (Pzt.)

KARŞI OY YAZISI
Boşanma kararıyla küçüğün velayeti annesi …’e verilmiş, karar 20.1.2004 tarihinde kesinleşmiş, velayet hakkına sahip olan anne 27.4.2006 tarihinde vefat etmiştir. Annenin vefatıyla çocuk velisiz kalmıştır. Bundan sonra küçüğün velayetinin babasına verildiğine ilişkin bir hüküm yoktur. Olmayan bir velayetin kaldırılması da söz konusu olmayacağına göre dava, velisiz kalan küçüğün vesayet altına alınması (TMK. m. 404/1) isteğine ilişkin olup, sulh mahkemesinin görevine girmektedir. Görev kuralları kamu düzeniyle ilgilidir ve hakim tarafından ileri sürülmese bile kendiliğinden gözetilir. (HUMK. m. 7) Bu itibarla görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Açıklanan sebeple değerli çoğunluğun onama yönündeki görüşüne katılmıyorum.

KARŞI OY YAZISI

Davayı açıklama tarafa, hukuki niteleme hakime aittir.
Dava, velayet boşanma ile kendine verilen eşin ölümü sonucu; askıda olan velayete konu çocuğa vasi atanmasına ilişkin olup; ortada velayeti üstlenebilecek boşanan baba tarafından açılmış bir velayetin tevdii davası yoktur. Bunun sonucu olarak istek vasi atanmasına ilişkin olduğu ve velayete ilişkin davalarda Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğu; görevsizlik durumu ile yetki itirazının birlikte incelenmesi gereken durumda önce görevsizlik durumunun incelenmesi ve görevsizlik kararı ile dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiği düşüncesiyle değerli çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum