Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2007/20911 E. 2008/36 K. 08.01.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/20911
KARAR NO : 2008/36
KARAR TARİHİ : 08.01.2008

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Derneğin Tasfiyesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, mahkeme kararıyla kendiliğinden sona erdiği tespit edilen derneğin, para, mal ve haklarının tasfiyesi isteğine ilişkindir.
Feshedilen veya münfesih hale düşen derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesi tüzüklerinde gösterilen esaslara göre yapılır. Tasfiye hususunda genel kurul tarafından bir karar alınmamış veya genel kurul toplanamamışsa yahut dernek mahkeme kararıyla feshedilmişse, derneğin bütün para, mal ve haklarının, mahkeme kararıyla tasfiye edileceği hükme bağlamıştır.(5253 s. Dernekler K. m.15/1) Kanun, bu hususta görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğunu göstermemiştir. Bu durumda görevli mahkeme genel hükümlere göre belirlenecektir.
5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanununun, 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 6. maddesi gereğince; Sulh Hukuk mahkemeleri, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile diğer kanunlarda belirtilen görevleri yerine getirirler. Asliye mahkemeleri, Sulh Hukuk mahkemelerinin görevleri dışında kalan dava ve işlere bakarlar.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 8. maddesinde, Sulh Hukuk mahkemesinin görevli olduğu dava ve işler sayılmıştır. Bunlar arasında, mahkeme kararıyla feshedilen veya münfesih hale düşen derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesine ilişkin davalar bulunmamaktadır. Dernekler Kanununda ve Türk Medeni Kanununun tüzel kişilere ilişkin genel hükümlerinde, sona eren derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesinde açıkça Sulh mahkemesinin görevli olduğuna dair bir hüküm de yoktur. Derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine (münfesih hale düştüğüne) Sulh mahkemesince karar verilmiş olması, tasfiyesinin de bu mahkemece yapılacağı anlamına gelmez. O halde, görevli mahkeme Asliye Mahkemesidir. İşin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi görevsizlik kararı verilmesi isabetsizdir.