Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/738 E. 2023/901 K. 28.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/738
KARAR NO : 2023/901
KARAR TARİHİ : 28.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : İş yeri dokunulmazlığının ihlâli

Yargıtay 2. Ceza Dairesinin, 22.11.2022 tarihli ve 2022/13057 Esas, 2022/19437 Karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 17/01/2023 tarihli ve KD – 2022/135751 sayılı itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308/1. maddesinde belirtilen kanunî süresinde yapılan lehe itiraz başvurusu üzerine dava dosyası, aynı Kanun’un 308/2. maddesi gereği Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İTİRAZ SEBEPLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazları; Sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçundan kurulan hükmün düzeltilerek onanmasına dair kararın 5271 sayılı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması ve tekerrüre esas alınan ilâmda birden fazla mahkûmiyet hükmü bulunduğu ve en ağırının alınması gerektiği halde ilâmın tamamının tekerrüre alınması sebepleriyle kaldırılması ile hükmün bozulmasına karar verilmesi talebine ilişkindir.
II. GEREKÇE
1-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142. maddesinde, 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 14.10.2021 tarihli ve 2021/35 Esas, 2021/473 Karar sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı Kanun’un 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği, ayrıca hırsızlık suçu ile birlikte işlenen ve temyiz kapsamında olan iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçunun da savunmanın bölünmezliği ilkesi gereğince, bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek 5271 sayılı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlandığı,
2-Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan … Asliye Ceza Mahkemesinin 15.01.2015 tarihli ve 2014/419 Esas, 2015/17 Karar sayılı ilâmından dolayı mükerrir olduğu belirtilmiş ise de, anılan ilâmda birden fazla mahkûmiyet hükmü bulunduğundan, 5275 sayılı Kanun’un 108/2. maddesi uyarınca daha ağır cezayı içeren hırsızlık suçundan verilen mahkûmiyet hükmünden dolayı sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, ilâmın tamamının tekerrüre esas alınması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Tespit edildiğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır.
III. KARAR
1. Gerekçe bölümünde belirtilen nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İTİRAZININ KABULÜNE,
2. 5271 sayılı Kanun’un 308/2. maddesi gereği Yargıtay 2. Ceza Dairesinin, 22.11.2022 tarihli ve 2022/13057 Esas, 2022/19437 Karar sayılı ilâmı ile sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçundan verilen düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA,
3. Başkaca yönleri incelenmeyen … Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.02.2016 tarihli ve 2015/489 Esas, 2016/84 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz istekleri, gerekçe bölümünde açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 321/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak BOZULMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.