Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/719 E. 2023/497 K. 13.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/719
KARAR NO : 2023/497
KARAR TARİHİ : 13.02.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Hırsızlık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suretiyle yarar sağlama

A. Sanık … Hakkında Hırsızlık ve Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suretiyle Yarar Sağlama Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
… Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 08.09.2022 tarihli ve 2022/2795 Esas, 2022/2405 Karar sayılı kararının sanık … müdafii tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü:

Sanık … müdafiinin, kanunî süresi içinde öne sürdükten sonra, dava dosyasında mevcut … Noterliğince tanzim olunan 18.08.2021 tarihli ve 13386 yevmiye numaralı vekâletnamesinin vazgeçme hususunda içerdiği yetkiye dayanarak 21.11.2022 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden vazgeçtiğini bildirdiği ve temyiz davasının istek şartına bağlı olduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 266 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminden vazgeçme nedeniyle dava dosyasının, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,
B. Sanık … Hakkında Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suretiyle Yarar Sağlama Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
… Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 08.09.2022 tarihli ve 2022/2795 Esas, 2022/2405 Karar sayılı kararının sanık … müdafii tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü:
Sanık … hakkında, … Asliye Ceza Mahkemesinin, 30.06.2022 tarihli ve 2022/197 Esas, 2022/571 Karar sayılı kararı ile banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 245/1, 62/1, 52/1-2 maddeleri uyarınca kurulan “2 yıl 6 ay” hapis ve “80,00 TL” adlî para cezası ile mahkûmiyet hükmüne konu cezanın türü ve miktarı ile istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararı ve bu karara yönelik temyizin niteliği karşısında;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu suçun, aynı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında da bulunmadığı dikkate alındığında, sanık … müdafiinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
C. Sanık … Hakkında Hırsızlık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığının, 04.02.2022 tarihli ve 2022/6217 Esas, 2022/19928 Soruşturma, 2022/4099 İddianame numaralı iddianamesiyle sanık … hakkında hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-b ve 143/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına ve aynı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği hak yoksunluklarına karar verilmesi talebiyle kamu davası açılmıştır.

2…. Asliye Ceza Mahkemesinin, 30.06.2022 tarihli ve 2022/197 Esas, 2022/571 Karar sayılı kararı ile sanık …’ın hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-b ve 143/1, 62/1. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkında aynı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği hak yoksunluklarının uygulanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 58. maddesinin uygulanması ihtimaline göre ek savunma verildikten sonra sanık hakkında hükmolunan cezanın aynı Kanun’un 58/1-6. maddelerine göre mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve sanığın tutukluluk hâlinin devamına karar verilmiştir.
3.Anılan mahkûmiyet hükmünün istinaf edilmesi üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 08.09.2022 tarihli ve 2022/2795 Esas, 2022/2405 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanığın ve müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine, tutukluluk hâlinin devamına karar verilmiştir.
4.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 13.01.2023 tarihli ve 2022/132775 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri;
Müvekkilinin bu suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve somut bir delil bulunmadığına, tramvay içerisindeki kamera görüntülerinin çözümlemesi yapılan dava dosyasındaki bilirkişi raporunda müvekkilinin şikâyetçiye yakın durarak perdeleme yaptığı söylenmekte ise de bunun dışında, şikâyetçinin üzerinden cüzdanını aldığına dair herhangi bir tespit yapılamadığına, müvekkilinin şikâyetçiyi sıkıştırdığı ve perdeleme yaptığı yönündeki tespitin ise bilirkişinin tamamen şahsî yorumuna dayanmakta olduğuna, raporda yer verilen kamera görüntülerinde görüleceği üzere … ve … durakları arasında tramvayın içerisinde oldukça yoğun bir yolcu trafiğinin mevcut olduğuna, bu sebeple tamamen şahsî yoruma ve tahmine dayalı olan ve gerçeği yansıtmayan bilirkişi raporunun da hükme esas alınmasının hatalı olduğuna, ayrıca istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesi kararında da şüpheden sanık yararlanır ilkesinin gözetilmemiş olduğuna, ayrıca suçun hukukî nitelendirilmesine ve cezanın infaz rejimine yönelik de itirazları bulunduğuna, bu sebeplerle verilen kararın hukuka aykırı olduğuna,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1.Dosya kapsamına göre; sanıkların kaçamaklı anlatımından, olay sırasında kalabalık içinde şikâyetçi tramvaya bindiği sırada her iki sanığın şikâyetçiyi sıkıştırdığından, sanık …’ın şikâyetçiyi yavaşlattığından ve sanık …’ın elindeki poşetle perdeleme yapıp elini şikâyetçinin cebine doğru uzattığının kamera görüntüleri tespit edilmiş olduğundan ve şikâyetçi beyanı ile sanıkların Cumhuriyet savcısı ifadelerinde birbirlerini tanımadıklarını beyan ettikleri hâlde her iki sanığın benzer usûlle 04.11.2005 tarihinde gerçekleştirdikleri hırsızlık suçundan … Asliye Ceza Mahkemesince mahkûm olduklarından bahisle anılan bu hususların hep birlikte değerlendirildiği belirtilerek, sanık …’ın diğer sanık ile birlikte fikir ve eylem birliği içinde hırsızlık yapmaya karar verdiği ve olay günü olan 28.01.2022 tarihinde gece vakti kalabalık içinde tramvaya binmekte olan şikâyetçiyi sıkıştırarak cebindeki içinde 1.000,00 TL para ile kredi kartı olan cüzdanı alıp gittikleri ve bu şekilde sanık …’ın atılı suçu işlediği kabul edilmiştir.
2. Sanık savunması, şikâyetçinin kolluk beyanı, kolluk görevlilerince tanzim edilen 01.02.2022 tarihli görüntü izleme ve yakalama tutanağı, 20.04.2022 tarihli bilirkişi raporu dosyada mevcuttur.
3. Olaya ilişkin kamera görüntülerinin incelenmesi ile kolluk görevlilerince tanzim edilen 01.02.2022 tarihli görüntü izleme ve yakalama tutanağına göre her iki sanığın şikâyetçinin yanına kalabalık ortamda yaklaşarak sıkıştırdığı ve sanık …’ın tramvaya bindiği sırada şikâyetçiyi yavaşlattığı, sanık …’ın elindeki poşeti perdeleme yapmak suretiyle elini şikâyetçinin arka cebine doğru uzattığı tespit edilmiştir.
4.Sanık … kamera görüntülerinde olmadığını savunduğundan vesikalık ve boydan fotoğrafları dosyaya getirtilerek kamera görüntüleri ile birlikte bilirkişiye yaptırılan inceleme sonucu tanzim edilen 20.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda, görüntülerdeki kişinin sanık … olduğunun anlaşıldığı belirtilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmış; sadece tekerrüre esas alınan ilamda birinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre cezanın çektirilmesine karar verildiğinin anlaşılması karşısında cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hususunun aleyhe istinaf talebi bulunmadığından değerlendirme dışı bırakıldığı belirtilmiştir.
IV. GEREKÇE
Dosya içerisinde yer alan 01.02.2022 tarihli görüntü izleme ve yakalama tutanağına göre her iki sanığın şikâyetçinin yanına kalabalık ortamda yaklaşarak şikâyetçiyi sıkıştırdığının ve sanık …’ın tramvaya bindiği sırada şikâyetçiyi yavaşlattığının, sanık …’ın da elindeki poşeti perdeleme yapmak suretiyle elini şikâyetçinin arka cebine doğru uzattığının anlaşılması ve yine dosyaya sunulan 20.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda, görüntülerdeki kişinin sanık … olduğunun belirtilmesi, ayrıca şikâyetçinin cebinde bulunan cüzdanının çalınması şeklinde gerçekleşen eylemin 5237 sayılı TCK’nın 142/2-b maddesinde tanımlanan elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle hırsızlık suçunu oluşturduğunun ve sanık … hakkında tekerrüre esas alınan … Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.07.2018 tarihli ve 2018/32 Esas, 2018/327 Karar sayılı ilamına konu 5237 sayılı TCK’nın 149/1-a-c, 62/1. maddeleri uyarınca yağma suçundan almış olduğu 9 yıl 2 ay hapis cezasına ilişkin mahkûmiyet hükmünün 20.02.2020 tarihinde kesinleşmiş olup tekerrüre esas alınabileceğinin anlaşılması karşısında; atılı hırsızlık suçunun sübuta erdiğinin kabulünde ve uygulamada bir isabetsizlik görülmemesi nedeniyle sanık hakkında kurulan hükümde, hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 08.09.2022 tarihli ve 2022/2795 Esas, 2022/2405 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
13.02.2023 tarihinde karar verildi.