YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/6483
KARAR NO : 2023/2066
KARAR TARİHİ : 24.04.2023
B O Z M A Ü Z E R İ N E
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/585 E., 2022/81 K.
SUÇLAR : Kamu malına zarar verme, tehdit
HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama, bozma
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, 2014/114205 soruşturma numaralı iddianamesi ile sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-1, 53, 152/1-a, 53 ve 58. maddeleri kapsamında tehdit ve kamu malına zarar verme suçlarından kamu davaları açılmıştır.
2.İzmir 37. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.06.2015 tarihli ve 2015/247 Esas, 2015/407 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 152/1-a, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ve hak yoksunluklarına; tehdit suçundan aynı Kanun’un 106/1, 43, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 6 ay 7 gün hapis cezası ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
3.İzmir 37. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.06.2015 tarihli ve 2015/247 Esas, 2015/407 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 13. Ceza Dairesinin, 22.09.2020 tarihli ve 2020/3571 Esas, 2020/7560 Karar sayılı ile; tehdit suçundan uzlaşma işlemlerinin yapılması ve kamu malına zarar verme suçundan eylemin 152/2-a kapsamında olması nedeniyle cezanın artırılarak tatbik edilmesi gerekçeleri ile hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir.
4. İzmir 37. Asliye Ceza Mahkemesinin, 02.02.2022 tarihli ve 2020/585 Esas, 2022/81 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit ve kamu malına zarar verme suçlarından 5237 sayılı Kanun’un 32/1. maddesi ile 5271 sayılı Kanun’un 223/3-a maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına, aynı Kanun’un 57/1. maddesi uyarınca akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi, sanığın üzerine atılı suçların oluşmadığına ve beraatine karar verilmesine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. İzmir 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, bir suçtan hükümlü olarak yatan sanık …’nun, 20.12.2014 tarihinde kaldığı koğuştaki yatağını yaktığı ve devamında da müdahale eden infaz koruma memurlarını tehdit ettiği anlaşılmıştır. Sanık aşamalarda suçlamaları kabul etmiştir.
2. Bozma ilâmı sonrası sanık ve mağdurlar arasında, tehdit suçu kapsamında yapılan uzlaşma işlemleri olumlu sonuçlanmıştır.
IV. GEREKÇE
1. Uzlaşma hükümlerinin uygulanabilmesi için herşeyden önce fiilin “soruşturulabilir” veya “kovuşturulabilir” olması zorunludur. Fiilin soruşturulabilir ve kovuşturulabilir olmasından maksat, fiilin ceza kovuşturmasına tabi olması, yani muhakeme “soruşturma ve kovuşturma” şartlarının bulunmasıdır. Bir fiilin soruşturalabilir olması, uzlaşma hükümlerinin uygulanabilmesi için tek başına yeterli değildir. Ayrıca, failin cezalandırılabilir olması, yani kusurunu ortadan kaldıran nedenlerin bulunmaması da gereklidir. Failin yaşının küçüklüğü, sağır ve dilsizlik, akıl hastalığı gibi nedenlerle kusur yeteneğinin bulunmadığı hallerde faile ceza verilemez. Uzlaşma güvenlik tedbirlerinin değil, ceza sorumluluğunun alternatifidir. Bu nedenle bu kişilere karşı güvenlik tedbiri uygulanabilir ise de ceza verilemediğinden, uzlaşma hükümlerinin uygulanması mümkün bulunmadığından tebliğnamedeki (2) nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, akıl hastalığı bulunduğu anlaşılan sanık hakkında doğru biçimde ceza verilmesine yer olmadığına karar verilerek akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulandığının belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İzmir 37. Asliye Ceza Mahkemesinin, 02.02.2022 tarihli ve 2020/585 Esas, 2022/81 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık ve müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.04.2023 tarihinde karar verildi.