YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/300
KARAR NO : 2023/885
KARAR TARİHİ : 28.02.2023
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇLAR :Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlâli, mala zarar verme
Suça sürüklenen çocuk hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığının 30.04.2015 tarihli ve 2015/6180 Esas, 2015/238 İddianame numaralı iddianamesi ile suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h, 143, 116/2-4, 119/1-c, 151, 31/3. maddeleri gereğince cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.
2. … Çocuk Mahkemesinin, 21.12.2015 tarihli ve 2015/308 Esas, 2015/755 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Kanunu’nun 142/2-h, 143, 31/3, 62. maddeleri gereğince 4 yıl 2 ay hapis cezası, iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçundan 5237 sayılı Kanunu’nun 116/2, 119/1-c, 31/3, 62. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası, mala zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanunu’nun 151, 31/3, 62. maddeleri gereğince 2 ay 6 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3. … Çocuk Mahkemesinin, 21.12.2015 tarihli ve 2015/308 Esas, 2015/755 Karar sayılı kararının suça sürüklenen çocuk ve müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 19.01.2021 tarihli ve 2020/4173 Esas, 2021/239 Karar sayılı kararı ile;
”1-Suça sürüklenen çocuğun ve katılanın suç saatine ilişkin bir beyanlarının olmadığı gibi dosya içerisinde suç saatine ilişkin bir bilgi ve belgenin de olmadığının anlaşılması karşısında; hırsızlık suçunun gece vakti işlendiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu karar yerinde denetime olanak verecek şekilde tartışılmadan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
2-Suça sürüklenen çocuk savunması ve dosya içeriğine göre, ikinci bir kişinin tespit edilemediği olayda, iş yeri dokunulmazlığını bozma suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmediği halde, suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 119/1-c. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
3-Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmeyen ve fiili işlediği tarihte on sekiz yaşını doldurmamış bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi gereğince aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin yasal bir zorunluluk olduğunun gözetilmemesi,
4- Kabule göre de;
Hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçlarının gece işlendiğinin kabul edilmesine ve hırsızlık suçunda TCK’nın 143. maddesi uygulanmasına karşın, iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 116/4. maddesi yerine 116/2 maddesi uyarınca hüküm kurulması,”
Nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. … Çocuk Mahkemesinin, 30.09.2021 tarihli ve 2021/27 Esas, 2021/370 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlâli ve mala zarar verme suçlarından, suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 116/2, 119/1-c, 151. maddelerinde öngörülen cezaların üst sınırına göre aynı Kanun’un 66/1-e ve 66/2. maddesinde belirtilen 5 yıl 4 aylık asli dava zamanaşımı süresinin, zamanaşımını en son kesen işlem olan mahkûmiyet kararının verildiği 21.12.2015 tarihinden, 21.02.2021 tarihi itibariyle dolduğu anlaşılmakla suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi uyarınca ayrı ayrı düşmesine, hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanunu’nun 142/2-h, 31/3, 168/2, 62. maddeleri gereğince 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 51. maddesi gereğince ertelenmesine ve 2 yıl denetim süresine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebepleri; suça sürüklenen çocuğun beraat etmesine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.Katılan …’in … Ortaokulunda kantin işlettiği, 02.02.2015 günü belirlenemeyen bir zaman diliminde işyerine giren suça sürüklenen çocuğun işyerinden toplam 400,00 TL civarındaki çikolata ve bisküvi türü yiyecekleri çaldığı, olay yeri inceleme ekibi tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen rapora göre okul bahçesine bakan alüminyum pencerenin camının kırıldığı, pencerede sert bir cisimle zorlama izi olduğu, demir pencere korkuluğunun duvardan söküldüğü ve kırılan pencere camında tespit edilen parmak izinin suça sürüklenen çocuğun sol işaret parmak izi ile aynı olduğunun tespit edildiği, böylelikle suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçları işlediği anlaşılmıştır.
2.02.02.2015 tarihli olay yeri inceleme raporu dosya içerisinde mevcuttur.
3.27.02.2015 tarihli uzmanlık raporu dosya içerisinde mevcuttur.
IV. GEREKÇE
1. İş yeri dokunulmazlığının ihlâli ve mala zarar verme suçları yönünden yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği tespit edilmiştir. Suça sürüklenen çocuğun 08.01.1998 doğumlu olup, 02.02.2015 olan suç tarihinde 15 yaşını doldurduğu ancak 18 yaşını doldurmadığı, bu nedenle 5237 sayılı Kanun’un 31/3. maddesi kapsamında bulunduğu belirlenmiştir. Suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasına konu suçların, 5237 sayılı Kanun’un 116/2, 119/1-c, 151. maddeleri kapsamında bulunduğu ve 8 yıllık olağan zamanaşımı süresine tabi olduğu belirlenmiştir. Aynı Kanun’un 66/2. maddesi ise suça sürüklenen çocuk yönünden dava zamanaşımının tespitine ilişkin esaslara yer verir. Buna göre; “Fiili işlediği sırada …; on beş yaşını doldurmuş olup da on sekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında ise, üçte ikisinin geçmesiyle kamu davası düşer.” 5237 sayılı Kanun’un, Dava zamanaşımı süresinin durması veya kesilmesi başlıklı 67/2. maddesinde dava zamanaşımını kesen sebeplere ve aynı maddenin dördüncü fıkrasında bu sebeplerin neticesine yer verilmiştir. Buna göre, dava zamanaşımının kesilmesine neden olan bir hâlin varlığı, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzaması ile neticelenir.
Bu açıklamalar ışığında dava zamanaşımı incelendiğinde; suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasına konu suç için olağan dava zamanaşımının 5 yıl 4 ay, olağanüstü dava zamanaşımının ise 7 yıl 12 ay olduğu, dava zamanaşımı süresini kesen en son işlemin 21.12.2015 tarihli mahkûmiyet hükmünden itibaren olağan dava zamanaşımı olan 5 yıl 4 aylık sürenin gerçekleşmiş olduğu anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2.Hırsızlık suçu yönünden yapılan incelemede;
Kantinin kırılan cam yüzeyinde suça sürüklenen çocuğun parmak izi çıktığı, suça sürüklenen çocuğun dilekçesinde üzerine atılı suçu tevilli ikrar ettiği anlaşılmakla, hırsızlık suçundan mahkûmiyetine karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Çocuk Mahkemesinin, 30.09.2021 tarihli, 2021/27 Esas, 2021/370 Karar sayılı kararında suça sürüklenen çocuk müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün ONANMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.