Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/2682 E. 2023/1090 K. 08.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2682
KARAR NO : 2023/1090
KARAR TARİHİ : 08.03.2023

MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi uyarınca temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi uyarınca temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, tebliğname tebliğinin usulüne göre yapıldığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sanık hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığının 15.06.2007 tarihli ve Esas No: 2007/732, İddianame No: 2007/305 sayılı kararı ile, şüpheli …’nun olay mahallinde gözcülük yaptığı sırada, şüphelilerden .’nin şikâyetçi …’ın evinin yakınlarındaki sokakta park halinde bulunan 01 RD 117 plakalı minibüsünün kapısının kilidini kırarak malına zarar verdiği, minibüste bulunan şikâyetçiye ait Sunny marka CD çaları yerinden sökerek, minibüs içerisinde bulunan 23,00TL bozuk para ile birlikte çaldıkları, ters şeride girmeleri sebebiyle emniyet görevlilerince yakalandıkları, şikâyetçinin aracından çalınan oto teybinin şüphelilerin aracında ele geçirildiği, şüphelilerin savunmalarında üzerlerine atılı suçlamayı kabul ettikleri iddiasıyla sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-e, 143, 151/1 ve 53/1. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. … Asliye Ceza Mahkemesinin 19.06.2008 tarihli ve 2007/348 Esas, 2008/312 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 142/1-e, 62, 151/1, 62, 53. maddeleri gereğince sırasıyla 1 yıl 8 ay hapis cezasına, hak yoksunluklarına ve 2.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3. Kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, mala zarar verme suçundan verilen kararın kesin olması nedeniyle Mahkemenin 20.08.2008 tarihli ek kararı ile temyiz talebinin reddine karar verilmiş, hırsızlık suçu bakımından ise, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 07.11.2012 tarihli ve 2011/17274 Esas, 2012/23244 karar sayılı kararı ile, “Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;
1-Sanıkların …’de yakalanmaları üzerine araçta bulunan oto teybini çaldıkları yeri söyleyerek soruşturma aşamasında müştekisine teslimini sağladıkları ancak çaldıkları parayı harcadıklarını ifade ettikleri gözetilerek müştekiye kısmi iadeye rıza gösterip göstermediği sorulmak suretiyle neticesine göre sanıklar hakkında hırsızlık suçundan etkin pişmanlık hükmünü düzenleyen TCK’nın 168/2-4 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının düşünülmemesi,
2-Suç tarihinde sabıkasız olan sanık … hakkında yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden CMK’nın 231/5 maddesinin uygulanmayacağına karar verilmesi” şeklindeki gerekçe ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
4. … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.10.2013 tarihli ve 2012/1211 Esas, 2013/902 Karar sayılı kararı ile, TCK’nın 142/1-e, 168/2-4, 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, CMK’nın 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, karar itiraz edilmeden 28.11.2013 tarihinde kesinleşmiştir.
5. 06.01.2018 tarihinde işlediği TCK’nın 292/2. maddesinde düzenlenen hükümlü veya tutuklunun cebir kullanarak kaçması suçundan … 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.11.2018 tarihli ve 2018/60 Esas, 2018/706 Karar sayılı kararının kesinleşmesi nedeniyle ihbarda bulunulması üzerine, … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.10.2019 tarihli ve 2019/324 Esas, 2019/923 Karar sayılı kararı ile, TCK’nın 142/1-e, 168/2-4, 62, 53. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
6. Kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 10.12.2020 tarihli ve 2020/206 Esas, 2020/2095 Karar sayılı kararı ile, 6723 Sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 Sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince 20.07.2016 tarihinden önce verilen ya da daha önce Yargıtay denetiminden geçmiş olan hükme karşı; bu hükümler kesinleşinceye kadar, yalnızca temyiz yolunun açık olması nedeniyle, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmiştir.
7. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunun, 08.04.2022 tarihli ve 2-2022/12665 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık 07.10.2019 cezaevi idaresi havale tarihli dilekçesinde sadece hükmü temyiz ettiğini bildirmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.Şikâyetçi 01 RD 117 plakalı dolmuş minibüsünü 23.04.2007 tarihinde evinin önünde bulunan sokak üzerine kapıları kilitli olarak bırakmış, 24.04.2007 tarihinde sabah saatlerinde minibüsün yanına geldiğinde sol ön kapısının kilit kısmının kırıldığını, içerisinden CD çaların ve 23,00 TL bozuk paranın çalındığını tespit etmiştir.
2. 25.04.2007 tarihinde saat 00.45 sıralarında …’de görev yapmakta olan kolluk görevlileri çalıntı olan . plakalı aracı durduklarında, araçta sanığı diğer temyiz dışı sanıklar., ., . ile birlikte yakalamışlar, … içerisinde müştekiye ait CD çalar ele geçirilmiştir.
3. Sanık ve temyiz dışı sanıklar soruşturma aşamasında müdafiileri olmaksızın alınan 25.04.2007 tarihli beyanlarında, kullandıkları. plakalı aracı 22.04.2007 tarihinde …’den çaldıktan sonra …’a gittiklerini, 24.04.2007 tarihinde gece saat 01.00 sıralarında …’da iki adet araçtan iki adet oto teybi ve bozuk para çaldıklarını, parayı harcadıklarını, saat 03.00 sıralarında …’dan ayrıldıklarını söyleyerek oto teybinin henüz yasal müracaatı olmayan şikâyetçiye iadesini sağlamışlardır.
4. Sanıklardan ., . Asliye Ceza Mahkemesince talimatla alınan savunmasında; … ilçesinde 24.04.2008 günü saat 00.15-01.00 arasında Devlet hastanesine yakın bir bölgede araba ile durduğunu, . ve .’ ın indiklerini, …’nun da aşağı inip gözcülük yaptığını, daha sonra . ile .’ un iki tane oto teybi getirdiklerini, yaklaşık da 40-50,00 TL civarında ise bozuk para getirdiklerini, … ilçesinden sabah saatlerinde yola çıktıklarını söylemiştir.
5.08.06.2008 tarihli bilirkişi raporunda, şikâyetçinin evinin önüne yol kısmına kapıları kilitli bir şekilde bıraktığı minibüsün kapı kilitleri kırılmak suretiyle içerisinden CD çalar oto teybi ve 23,00 TL’nin çalındığı olayda, özel beceri ve şahsi çeviklik gerektiği belirtilmiştir.
6. Hukuki süreç başlığı altında 3. maddede belirtilen nedenle şikayetçinin kısmi iadeye rıza gösterip maddi bir zararı olmadığını söylemesi üzerine sanık hakkında TCK’nın 168/2-4. maddesi uygulanmıştır.
7. Mahkemece sanığın, temyiz dışı sanıklarla iştirak halinde şikâyetçi …’ın aracının içerisinde bulunan CD çalar ile minibüs içerisinde bulunan 23,00 TL’yi birlikte çaldıkları, parmak izi incelemesi, sanık ikrarları, keşif ve bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından sabit görüldüğü, sanığın eylemine uyan TCK’nın 142/1-e maddesi gereğince takdiren alt hadden hapis cezasıyla cezalandırılmasına, sanığın hırsızlık konusu malı kısmen iade ettikleri, şikâyetçinin de kısmi iadeye rıza gösterip maddi bir zararı olmadığını söylemesi üzerine TCK’nın 168/4 maddesi delaletiyle 168/2. maddesi uyarınca sanığın cezasından 1/2 oranında indirim yapılmasına, sanığın suçtan sonraki davranışları, sosyal ilişkileri, verilecek cezanın gelecekleri üzerindeki olası etkileri, duruşmalardaki iyi hali lehine takdirî indirim nedeni kabul edilerek verilen cezadan TCK’nın 62. maddesi gereğince takdiren 1/6 oranında indirim yapılmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, tüm dava dosyası kapsamı, sanıkların beyanları, bilirkişi raporu, yakalama tutanağı içeriği uyarınca sanığın eylemi sübuta ermekle, sanık hakkında mahkûmiyet kararı kurulmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamış, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 02.10.2019 tarihli ve 2019/324 Esas, 2019/923 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün ONANMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.