Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/20221 E. 2023/5350 K. 10.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/20221
KARAR NO : 2023/5350
KARAR TARİHİ : 10.10.2023

T U T U K L U

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/1960 E., 2023/2516 K.
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince sanık hakkında kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, aynı Kanun’un 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Salihli Cumhuriyet Başsavcılığının, 01.12.2022 tarihli ve 2022/3588 Esas No’lu iddianamesi ile sanık hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-a-e, 143, 53, 54, 63 ve 58. maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi istemiyle kamu davası açıldığı, Salihli 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.02.2023 tarihli ve 2022/748 Esas, 2023/96 Karar sayılı kararı ile sanığın hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/1-a-e, 143, 53 ve 58. maddeleri gereğince 6 yıl hapis cezası ile cezalandırmasına, hak yoksunluklarının uygulanmasına ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verildiği, kararın o yer Cumhuriyet savcısı, sanık ve müdafii tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin, 10.03.2023 tarihli ve 2023/1089 Esas, 2023/1250 Karar sayılı kararı ile sanığın eyleminin aynı Kanun’un 142/1-a maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu ve hırsızlık suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme alanında hizmetin geçici de olsa aksayıp aksamadığı araştırılarak aynı Kanun’un 142/5. maddesinin değerlendirilmesi gerektiği gerekçeleri ile hükmün bozularak, dosyanın incelenmek ve hüküm kurulmak üzere hükmü veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, Salihli 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.04.2023 tarihli ve 2023/176 Esas, 2023/232 Karar sayılı kararı ile sanığın aynı Kanun’un 142/1-a, 142/5, 143, 53, 58 ve 5271 sayılı Kanun’un 283/1. maddeleri gereğince 9 yıl hapis cezası ile cezalandırmasına, kazanılmış hakkı gözetilerek cezasının 6 yıl hapis cezası üzerinden infazına, hak yoksunluklarının uygulanmasına ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verildiği, anılan kararın sanık ve müdafii tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin, 24.05.2023 tarihli ve 2023/1960 Esas, 2023/2516 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği olayda;
Salihli 1. Asliye Ceza Mahkemesinin ilk olarak verdiği 08.02.2023 tarihli ve 2022/748 Esas, 2023/96 Karar sayılı mahkûmiyet kararının istinaf edilmesi üzerine inceleme yapan İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesince duruşma açılmaksızın eylemin yanlış nitelendirildiği ve eksik araştırma yapıldığı gerekçesiyle bozma kararı verilerek dosya Salihli 1. Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmiş ise de; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenen kararda, 5271 sayılı Kanun’un 280/1-e maddesinin yollamada bulunduğu aynı Kanun’un 289/1. maddesinin (g) ve (h) bentleri hariç diğer bentlerinde yer … kesin hukuka aykırılık hâllerinin veya aynı Kanun’un 280/1-f maddesinde sayılan sebeplerin bulunması hâlinde kararın bozulmasına karar verileceği, aynı Kanun’un 280/1-g maddesine göre diğer hâllerde, gerekli tedbirleri aldıktan sonra davanın yeniden görülmesine ve duruşma hazırlığı işlemlerine başlanmasına karar verilmesi gerektiği, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesince davanın yeniden görülmesine karar verilip duruşma açılarak hükmün esasına etki edecek hususlarda tarafların beyanı da alınmak suretiyle hukuka aykırılığın giderilmesi yerine dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde bozma kararı verilmesinin ve anılan karara yönelik direnme yetkisi bulunmayan İlk Derece Mahkemesince yeniden hüküm kurulmasının yasal dayanağının bulunmadığı gözetilerek, Salihli 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.04.2023 tarihli ve 2023/176 Esas, 2023/232 Karar sayılı kararı ile bu karara yönelik İstinaf incelemesi yapan İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin, 24.05.2023 tarihli ve 2023/1960 Esas, 2023/2516 Karar sayılı kararının hukuki değerden yoksun ve yok hükmünde olduğu, bu durumda temyizen incelenen kararın, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin, 10.03.2023 tarihli ve 2023/1089 Esas, 2023/1250 Karar sayılı bozma kararı olması gerektiği belirlenerek buna göre yapılan incelemede;

Tüm bu açıklamalar ışığında, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesince, eylemin yanlış nitelendirildiği ve eksik araştırma yapıldığı nedenlerine dayanılarak bozma kararı verilemeyeceği, dikkate alınarak 5271 sayılı Kanun’un 280/2. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince, davanın yeniden görülmesine karar verilerek yapılacak duruşma sonucunda hukuka aykırılığın Bölge Adliye Mahkemesince giderilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.
Başkaca yönleri incelenmeyen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin, 10.03.2023 tarihli ve 2023/1089 Esas, 2023/1250 Karar sayılı kararının, açıklanan nedenle, 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği BOZULMASINA, dava dosyasının, aynı Kanun’un 304/2. maddesi uyarınca İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.