Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/20184 E. 2023/5428 K. 12.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/20184
KARAR NO : 2023/5428
KARAR TARİHİ : 12.10.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/404 E., 2023/293 K.

HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Suça sürüklenen çocuk hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteğinin sadece mala zarar verme suçundan kurulan hükme ilişkin olduğunun tespiti ile yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 03.12.2015 tarihli ve 2015/12453 Esas sayılı iddianamesi ile suça sürüklenen çocuğun yanındaki kimliği tespit edilemeyen 4 kişi ile birlikte gece vakti katılanın aracının camını kırarak, araç içindeki LCD ekran teybi çalması şeklindeki eylemleriyle üzerine atılı hırsızlık ve mala zarar verme suçlarını işlediğinden bahisle eylemlerine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 142/2.h.1, 143/1, 31/3 ve 63. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.02.2016 tarihli ve 2015/824 Esas, 2016/82 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 143, 151/1, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca sırasıyla 4 yıl 2 ay ve 2 ay 6 … hapis cezaları ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3. Anılan kararın suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatlılan) 17. Ceza Dairesinin 29.06.2020 tarihli ve 2020/9852 Esas, 2020/6502 Karar sayılı kararı ile
“- Suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 32/1-2. maddesi gereğince, üzerine atılı suçların anlam ve sonuçlarını algılama veya bu eylemlerle ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığı ya da azalıp azalmadığı konusunda rapor düzenlettirilmesi gerektiği,
– 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 35. maddesine göre sosyal inceleme raporu alınmadan, aynı maddenin 3. fıkrasına göre bu yönde inceleme yaptırılmamasının gerekçesi de kararda gösterilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
-Adli sicil kaydı içeriğine göre daha önceden hapis cezasına mahkum edilmediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan 2 ay 6 günlük hapis cezasının 5237 sayılı Kanun’un 50/1. maddesinde düzenlenen seçenek yaptırımlara çevrilmesi gerektiği halde çevrilmeyerek aynı Kanun’un 50/3. maddesine muhalefet edilmesi,” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.04.2023 tarihli ve 2020/404 Esas, 2023/293 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 143, 151/1, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca sırasıyla 4 yıl 2 ay ve 2 ay 6 … hapis cezaları ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1.Suça sürüklenen çocuğun temyiz isteği; verilen cezalara itiraz ettiğine ilişkindir.
2.Suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteği; bozmaya uyularak mala zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 50/3. maddesi uyarınca kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi gerektiğine ilişkindir
III. OLAY VE OLGULAR
1.Katılanın olay günü 58 …….. plakalı minibüsünü kapılarını kilitleyerek evinin önüne … ettiği, saat 20.50 sıralarında aracın alarmının ötmesi üzerine dışarıya çıktığında aracının yanından 5 kişinin koşarak kaçtığını gördüğü, aracının yanına gittiğinde sol ön kapı camının kırılarak içeride bulunan LCD ekranlı teybinin yerinden sökülerek çalındığını tespit ettiği, daha sonra abisinin aracı ile şahısların kaçtığı yöne doğru giderek araştırma yaptıkları sırada kaçan şahısları bir bakkalın önünde yürürken gördüğü, şahısların katılanı görünce çaldıkları teybi yere atarak kaçtıkları, şikayette bulunması üzerine kollukça yapılan araştırmada olay yerine yakın olan bir marketin kamera görüntülerinin temin edildiği ve saat 20.44 sıralarında markete giriş yapan benzer suçlardan kaydı bulunan suça sürüklenen çocuğun görüntüsünün tespit edilerek katılana gösterildiği, katılanın suça sürüklenen çocuğu teşhis ettiği, daha sonra bozma öncesi yapılan yargılamada huzurdaki suça sürüklenen çocuğu olay günü aracının yanından kaçarken gördüğünü kesin ve net olarak beyan ettiği, yakalanan suça sürüklenen çocuğun kamera görüntüsündeki şahsın kendisi olduğunu fakat olay günü uyuşturucu madde etkisi altında olduğundan dolayı olayı ve yanındaki şahısların kim olduklarını hatırlayamadığını beyan ettiği, katılanın toplam 2.000,00 TL civarındaki zararının karşılanmadığı anlaşılmıştır.
2. Bozma sonrası aldırılan Bakırköy Prof. Dr. Mazhar … Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 22.06.2022 tarihli raporuna göre suça sürüklenen çocuğun ceza sorumluluğunun tam olduğu tespit edilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Mala zarar verme suçundan kurulan hüküm yönünden
Suça sürüklenen çocuğun olay günü katılanın aracının camını kırması şeklindeki eyleminin, suç tarihi itibariyle 5237 sayılı Kanun’un 151/1. maddesinde tanımlanan mala zarar verme suçunu oluşturduğu, bu suç için öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanun’un 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 5 yıl 4 aylık asli zamanaşımı süresinin, ilk hükmün verildiği 04.02.2016 tarihi ile ikinci hükmün verildiği 11.04.2023 tarihleri arasında geçtiği gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.
B.Hırsızlık suçundan kurulan hüküm yönünden
Bozma sonrası yapılan yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşılmış; suça sürüklenen çocuğun yerinde görülmeyen diğer temyiz istekleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
1. Mala zarar verme suçundan kurulan hüküm yönünden
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenlerle Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.04.2023 tarihli ve 2020/404 Esas, 2023/293 Karar sayılı kararına yönelik suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz istekleri yerinde görülmekle hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği Tebliğname’ye aykırı olarak BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322/1. maddesinin (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2.Hırsızlık suçundan kurulan hüküm yönünden
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.04.2023 tarihli ve 2020/404 Esas, 2023/293 Karar sayılı kararında suça sürüklenen çocuk tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden suça sürüklenen çocuğun temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün Tebliğname’ye uygun olarak ONANMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.