Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/19171 E. 2023/5422 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/19171
KARAR NO : 2023/5422
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/998 E., 2015/1364 K.

SUÇ : Kamu malına zarar verme
HÜKÜM : Beraat

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Antalya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.12.2015 tarihli ve 2015/998 Esas, 2015/1364 Karar sayılı kararının, o yer Cumhuriyet savcısı ve suçtan zarar gören vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, 21.09.2022 tarihli ve 2021/16752 Esas, 2022/12084 Karar sayılı kararı ile özetle; o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin, kararın tebliğ edilmiş sayıldığı tarihten itibaren 7 günlük süreden sonra yapılması nedeniyle reddine, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin incelenmesi neticesinde ise hükmün onanmasına dair karar verildiği;

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 05.10.2022 tarihli ve 2-2021/32507 sayılı itiraznamesi ile özetle; o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin, kararın tefhim tarihinden itibaren 1 aylık süre içerisinde sunulması nedeniyle yasal süresinde olduğu gerekçesiyle, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, 21.09.2022 tarihli ve 2021/16752 Esas, 2022/12084 Karar sayılı ilâmındaki o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına, Yerel Mahkeme kararının onanmasına karar verilmesinin talep edildiği;
Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, 24.05.2023 tarihli ve 2023/15982 Esas, 2023/10888 Karar sayılı kararı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz istemi yerinde görülmeyerek, itirazı incelemek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar verildiği;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 18.01.2023 tarihli ve 2022/6-538 Esas, 2023/3 Karar sayılı kararı ile özetle; o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin hükmün tefhiminden itibaren 1 aylık sürede yapılması nedeniyle süresinde olduğundan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüne, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, 21.09.2022 tarihli ve 2021/16752 Esas, 2022/12084 Karar sayılı Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin reddine ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz istemi uyarınca yaptığı inceleme sonucunda verdiği mala zarar verme suçundan kurulan hükmün onanmasına ilişkin kararlarının KALDIRILMASINA, dosyanın Cumhuriyet savcısının ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz talepleri yönünden bir bütün halinde inceleme yapılması amacıyla ilgili Daireye gönderilmesine karar verildiği belirlenmiştir.
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi uyarınca temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan ve 5271 sayılı Kanun’un 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyiz hakkı bulunduğu belirlenen suçtan zarar gören Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının duruşmadan usûlüne uygun haberdar edilmediği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan iade işlemi üzerine suçtan zarar gören kurum vekilinin 22.12.2020 tarihli dilekçesi ile hükmü temyiz ettiği anlaşılmakla, suçtan zarar gören kurumun aynı Kanun’un 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğunun belirlenmesi ile; Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, 21.09.2022 tarihli ve 2021/16752 Esas, 2022/12084 Karar sayılı onama kararı ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 18.01.2023 tarihli ve 2022/6-538 Esas, 2023/3 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına dair kararı arasında zamanaşımı süresinin durduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Suçtan zarar gören kurumun duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak, sanığın hukukî durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması, hukuka aykırı bulunmuştur.

Başkaca yönleri incelenmeyen Antalya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.12.2015 tarihli ve 2015/998 Esas, 2015/1364 Karar sayılı kararına yönelik o yer Cumhuriyet savcısının ve suçtan zarar gören kurum vekilinin temyiz istekleri, yukarıda açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, BOZULMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.