Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/1746 E. 2023/1428 K. 22.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1746
KARAR NO : 2023/1428
KARAR TARİHİ : 22.03.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, kamu malına zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının 23.06.2015 tarihli ve 2015/12208 Soruşturma, 2015/4494 Esas, 2015/603 İddianame numaralı iddianamesiyle sanık hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/3, 53, 54, 58. maddeleri uyarınca, kamu malına zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 152/1-a, 53, 58. maddeleri uyarınca cezalandırılması amacıyla kamu davası açılmıştır.
Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.03.2016 tarihli ve 2015/330 Esas, 2016/156 Karar sayılı kararıyla sanık hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/3, 35, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 6 yıl hapis, kamu malına zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 152/1-a, 53, 58. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.03.2016 tarihli ve 2015/330 Esas, 2016/156 Karar sayılı kararının sanık ve katılan vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 28.04.2021 tarihli ve 2020/10573 Esas, 2021/8436 Karar sayılı kararı ile hırsızlık suçunun gece vakti işlendiği, müdafii atanmasının zorunlu olduğu, eylemin tamamlandığı, sanığın tekerrüre esas sabıkasının olduğu ve müsadere kararının orantılı olup olmadığının araştırılıp tartışılmasının gerekmesi nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.11.2022 tarihli ve 2021/275 Esas, 2022/509 Karar sayılı kararıyla sanık hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/3, 142/5, 143, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 18 yıl hapis, kamu malına zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 152/1-a, 142/5, 53, 58. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.01.2023 tarihli ve 2022/156129 sayılı tebliğnamesiyle sanığın işlediği eylemler nedeniyle kamu hizmetinin aksamadığı, tekerrüre esas daha ağır ilamının olduğu ve müsadere için ele geçen ham petrolün değerinin tespit edilmesinin gerekmesi nedeniyle kararların bozulması talep edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık müdafiinin temyiz isteği; sanığın beraat etmesi gerektiği, suçların manevi unsurunun oluşmadığına ilişkindir.
2. Katılan vekilinin temyiz isteği; cezaların en üst sınırdan verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Olay günü Akziyaret Jandarma Karakol Komutanlığının sorumluluk alanında bulunan Kerkük-Yumurtalık Boru Hattı Sakça Mahallesi sınırları içerisinde yapılan önleyici kolluk devriyesi esnasında Sakça mahallesi civarında bulunan fıstık tarlalarının bulunduğu mahalde kamyon sesinin duyulması üzerine bölgeye gidildiği, yapılan kontrollerde Kerkük Yumurtalık Boru Hattının 358. km direğine 200 metre yakınlıkta çamura saplanmış halde plakası bulunmayan NP14423 şase AOS017911 motor numaralı aracın bulunduğu, ancak etrafında yapılan aramalarda araçta veya yakınlarında kimsenin olmadığı, araçta bulunan tankerin içerisinden yoğun şekilde ham petrol kokusunun geldiği, Şanlıurfa 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 2015/1639 Değişik İş sayılı arama kararına istinaden araçta yapılan incelemede yakıt tankı içerisinde 6440 kg ağırlığında ham petrol olduğunun tespit edildiği, bulunan ham petrolün katılan kurum yetkilisine teslim edildiği, petrol kokusu ve sızıntısının olduğu yerde 46 inçlik boru üzerinde 3 adet 2 inçlik demir vana olduğunun görüldüğü, yapılan sorgulamada aracın plakasının 24 AC 491 olduğu, sanık adına kayıtlı olduğu ve çalıntı veya zayi kaydının olmadığı ve 14.05.2015 tarihli araştırma tutanağı içeriğine göre “araç kapısının zorlanmadığı, anahtarla açıldığı, yapılan kontrolde anahtarın yerinden kolaylıkla çıktığının” tespit edildiği, sanığın 15.05.2015 tarihinde boru hattının 359.170’inci ve 356.500’inci kilometresinde boru hattına takılı vaziyette 2 adet 2.0 inçlik vanayı petrol boru hattına monte ederek petrol hırsızlığı eylemini gerçekleştirdiği, 16.05.2015 tarihli muhafaza altına alma tutanağına göre de vananın boru hattına takılı vaziyette bulunduğunun kollukça imza altına alındığı, bu eylem sonucu boru hattının zarar gördüğü, sanığın vana takarak kamu malı olan boru hattına zarar verdiği ve eylem neticesinde kurumun zarara uğradığının bildirildiği ve boru hattında da 21 saat 14 dakika süreyle enerji kesintisi yaşandığı dosya kapsamında yer alan tutanaklardan açıkça anlaşılmakla yazılı şekilde atılı suçlardan cezalandırılmasına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Beyanlar, tutanaklar, sanığın hayatın olağan akışına aykırı savunması, olay yerine yakın yerde suça konu ham petrolün bulunduğu aracın sanığa ait olması, aracın yakalanış biçimi ve tüm dosya kapsamı itibarıyla sanığın üzerine atılı suçları kasten işlediği anlaşılmakla sanık müdafiinin temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Mahkemenin her iki suç yönünden de temel cezayı belirlerken dosya kapsamına uygun ve ayrıntılı gerekçeler belirterek takdir hakkını kullanması nedeniyle katılan vekilinin de temyiz sebebi reddedilmiştir.
3. Dosya kapsamındaki yazı cevabına göre; Irak-Türkiye ham petrol boru hattı sisteminin “46” çapındaki kısmının toplam 21 saat 14 dakika boyunca kullanım dışı kaldığı, söz konusu vanadan dolayı PS4A Viranşehir ve PS4B Araban İstasyonları arasındaki “46” çapındaki boru hattı belirtilen sürelerde kullanım dışı bırakılmış olup, yine bu iki istasyon arasındaki “40” boru hattındaki onarım çalışması nedeniyle kullanım dışı olduğundan, pompaj 21 saat 14 dakika boyunca durduğu belirtildiğinden hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçları nedeniyle enerji alanında kamu hizmetinin geçici olsa da aksaması nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 142/5 ve 152/3. maddelerinin uygulanmasının gerekmesi nedeniyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
4. Sanığın aracının suç tarihi itibarıyla 19.500,00 TL olduğu, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 28.04.2021 tarihli ve 2020/10573 Esas, 2021/8436 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere suç tarihinde kamyonda ele geçen 6.440 kg ham petrolun bedeli belirlenerek orantılı olup olmadığı tespit edilip, müsadere kararının işlenen hırsızlık suçuna nazaran daha ağır ve hakkaniyete aykırı sonuçlar doğurup doğurmayacağı hususları karar yerinde gösterilip tartışılarak, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuştur.
5. Sanığın tekerrüre esas alınacak en ağır ilamının tespit edilmesinin gerekmesi nedeniyle adlî sicil kaydında yer alan ilamların denetime olanak sağlaması bakımından kesinleşme ve infaz tarihlerini içerir biçimde onaylı örneklerinin dosyaya getirtilerek tekerrür hükümlerinin değerlendirilmesinin gerektiği anlaşılmıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (4) ve (5) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.11.2022 tarihli ve 2021/275 Esas, 2022/509 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.03.2023 tarihinde karar verildi.