YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1715
KARAR NO : 2023/834
KARAR TARİHİ : 23.02.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Hırsızlık
Sanığın 20.10.2022 tarihli dilekçesi ile temyizden feragat isteminde bulunmuş ise de; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h ve 143. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle yargılanan sanığa, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 150/3. maddesi uyarınca zorunlu müdafi atanmasının gerekli olduğu ve 5271 sayılı Kanun’un 266/3. maddesine göre sanığın zorunlu müdafiinin kararı süresinde temyiz etmesi karşısında, öncelikle sanığın zorunlu müdafiinin iradesine üstünlük tanınması gerektiği belirlenerek yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Kanun’un 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığının 22.03.2022 tarihli ve 2022/1216 Esas sayılı iddianamesiyle sanık hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 143/1. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2…. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.04.2022 tarihli ve 2022/198 Esas ve 2022/208 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 143/1, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın 2. kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
3.Anılan mahkûmiyet hükmünün sanık, müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf edilmesi üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin 07.10.2022 tarihli ve 2022/3084 Esas, 2022/121 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf başvurularının esastan reddine, karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi; sanığın suç işleme kastının olmadığına, hakkında TCK’nın 141. maddesinin uygulanması gerektiğine, malın değerinin az olması nedeniyle hakkında TCK’nın 145. maddesinin ve TCK’nın 50, 51. maddeleri ile CMK’nın 231. maddelerinde düzenlenen lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1.Sanığın gece vaktinden sayılan saat 01.48-02.55 sıralarında katılanın sokak üzerinde park halinde bulunan aracının camını kırmak suretiyle araç içerisinde bulunan muhtelif malzemelerini çaldığı, çalmış olduğu malzemeleri katılana ait aracın yakınında bulunan yarı inşaat halinde olan bir dükkâna taşıdığı, nitekim kamera kayıtlarında araçtan alınan malzemelerin yan tarafta bulunan alana taşındığının net olarak görüldüğü, katılana ait malzemeleri sorunsuz şekilde nakledebilmek adına hırsızlıktan habersiz olan tanıklardan yardım istediği ve bu şahıslara ait araç ile eşyaların kendisine ait olduğunu beyan ederek malzemeleri taşıdığı ve bir kısmını sattığı, suçunu ikrar ettiği, katılanın zararını da gidermediği kabul edilmiştir.
2.Sanığın ikrar içeren savunması, kolluk görevlilerince tanzim edilen görüntü izleme ve yakalama tutanağı ile tanık beyanları dosyada mevcuttur.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmış; sadece tekerrür hükümleri ve TCK’nın 63. maddesinin diğer genel hükümlerle birlikte kurulan hükmün devamı niteliğinde olacak şekilde yazılması suretiyle hüküm kurma tekniğine aykırı davranılması hususunun sonuca etkili görülmediğinden, eleştiri konusu yapılmakla yetinildiği belirtilmiştir.
IV. GEREKÇE
Dosya kapsamına göre, sanığın katılanın kilitleyerek park ettiği aracının camını kırarak içinden katılana ait iş malzemelerini çaldığının kamera görüntülerinden ve sanığın ikrarından anlaşılması nedeniyle hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasında ve eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h. maddesini oluşturduğunun anlaşılması karşısında, Mahkemece atılı hırsızlık suçunun sübuta erdiğinin kabulünde ve uygulamada bir isabetsizlik görülmemiş, değer tespit tutanağına göre çalınan malzemelerin değeri ve sanık hakkında hükmolunan sonuç ceza miktarı nedeniyle hakkında 5237 sayılı Kanun’un 145, 50, 51. maddeleri ile 5271 sayılı Kanun’un 231. maddesinin uygulanmamasında, hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin 07.10.2022 tarihli ve 2022/3084 Esas, 2022/121 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA, dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. maddesi uyarınca … Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.