Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/1714 E. 2023/1464 K. 23.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1714
KARAR NO : 2023/1464
KARAR TARİHİ : 23.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi uyarınca temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1.maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi uyarınca temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 05.05.2022 tarihli ve 2022/62222 Soruşturma numaralı iddianamesi ile katılanın kapı ve camlarını kilitleyerek açık otoparka park ettiği aracını çaldığından bahisle sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h, 143. ve 58. maddeleri uyarınca hırsızlık suçundan cezalandırılması talebi ile kamu davası açılmıştır.
2. İzmir 49. Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.06.2022 tarihli ve 2022/364. Esas, 2022/446 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h, 143 , 58 ve 53. maddeleri uyarınca 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
3. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 26.09.2022 tarihli ve 2022/4133 Esas, 2022/2297 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği; eksik araştırma ile hüküm kurulduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1.İlk derece mahkemesi, dosyada mevcut kamera görüntüleri, tanık beyanları ve sanığın tevilli ikrar içeren savunması karşısında, sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurmuştur.
2.Katılan …, katılan …’tan ödünç aldığı aracı, 03.04.2022 tarihinde, apartmanın açık otoparkına, saat 20.00 sıralarında nizami olarak park ettiğini, ertesi gün saat 11.00 sıralarında aracın yerinde olduğunu, aynı gün saat 16.00 ‘da aracı yerinde bulmadığını beyanla şikâyetçi olmuştur.
3.Suça konu aracın park hâlde durduğu otoparkı gören Bayraklı Belediyesine ait kamera görüntülerine göre, sanık ile yaş küçüklüğü sebebiyle soruşturması ayrı yürütülen …isimli şahsın 04.04.2022 tarihinde gece saat 05.35 sıralarında katılanların aracının park hâlde bulunduğu otoparka geldiği, saat 05.55’te aracı düz kontak yapmak suretiyle çalıştırarak çaldıkları anlaşılmıştır.
4.Tanık …; oto kaportacı olduğunu, sanık …’ün suça konu aracı satmak için kendisine getirdiğini, aracın kendisine ait olduğunu söylediğini ancak şüphelendiği için satın almadığını beyan etmiştir.
5.Sanık savunmasında, …ile alkol aldıklarını, …’in suça konu aracı düz kontak ile çalarken, kendisinin dışarıda beklediğini beyan etmiş ancak kamera görüntülerinde sanık ve ayrı yargılanan …’in otoparka birlikte girdikleri ve suça konu araç ile otoparktan birlikte çıktıkları tespit edilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşılmakla, herhangi bir hukuka aykırılık bulunmayan hükme yönelik, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 26.09.2022 tarihli ve 2022/4133 Esas, 2022/2297 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1.maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA, dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. maddesi uyarınca İzmir 49. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.