Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/16640 E. 2023/4411 K. 14.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/16640
KARAR NO : 2023/4411
KARAR TARİHİ : 14.09.2023


MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/799 E., 2023/284 K.

SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının, 27.12.2022 tarihli ve 2022/20442 Esas sayılı iddianamesiyle; sanığın saat 19.00 sıralarında … mağazasından 4 adet mont alarak olay yerinden ayrıldığı ve bu şekilde hırsızlık suçunu işlediğinden bahisle eylemine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h, 143, 58, 53. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

2. Mersin 18. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.01.2023 tarihli ve 2022/863 Esas, 2023/46 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında; hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 143/1, 53, 58. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezasının 2. kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, karar verilmiştir.
3.Anılan mahkûmiyet hükmünün sanık ve müdafîi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 07.03.2023 tarihli ve 2023/799 Esas, 2023/284 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanığın temyiz istemi; iş yerinin zararını karşılaması nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğine ilişkindir.
2. Sanık müdafiinin temyiz istemi; sanık tarafından suçun işlendiğine dair somut bir delilin bulunmadığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanığın, saat 19:25:47’de, … mağazasına geldiği ve mağazadan 4 adet mont aldığı, olaya ilişkin görüntülerin bulunduğu, Yerel Mahkemece kabûl edilmiştir.
2.Sanığın ikrar içeren savunması, Görüntü İnceleme Tutanağı, 18.01.2023 tarihli bilirkişi raporu, 25.01.2023 tarihli şikâyetten vazgeçme dilekçesi dosyada mevcuttur.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Dosya kapsamına, Görüntü İnceleme Tutanağına ve sanığın ikrarına göre sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğuna ilişkin Mahkeme kabulünde hukuka aykırılık bulunmadığından sanık müdafînin bu yöndeki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Sanığın hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz istemi yönünden ise; mağdurun/zarar görenin zararını iade veya tazmin suretiyle sanığın gidermesi halinde doğal olarak amacının 5237 sayılı Kanun’un 168. maddesindeki ceza indiriminden faydalanmak olduğu, bunu da yasal düzenleme gereği hükümden önce yapması ve mahkemeye bildirmesi hâlinde etkin pişmanlıktan istifade edebileceği açıktır. Rıza sorulması gereken veya tereddüt olan hâlde şikâyetçinin beyanına başvurulabilecektir. İnceleme konusu olayda da; yasal düzenlemeden istifade hakkı olmakla birlikte bu hakkın kanunun koruduğu yöntemle, hakkın suistimaline ve adil yargılamanın olumsuz etkilenmesine yol açmayacak şekilde kullanılıp kullanılmadığının denetlenmesi gerekir. Hükümden sonraki başvuruda; hükümden önce ödeme yapıldığının banka dekontu veya PTT havale makbuzu gibi maddi ve sonradan üretilemeyecek bir belgeyle ispat edilmesi hâlinde itibar edilmesi gerekecektir. Somut olayda ise, şikâyetçinin hükmün verildiği 19.01.2023 tarihli duruşmada zararının giderilmediğini belirttiğinin, hükümden sonra mahkemeye sunduğu 25.01.2023 tarihli dilekçesinde, zararının giderildiğini belirttiğinin ve 5237 sayılı Kanun’un 168/2. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin ancak hüküm tarihine kadar gerçekleşen iade veya tazmin hâllerinde indirime konu olabileceğinin anlaşılması karşısında, hakkında 5237 sayılı Kanun’un 168. maddesinin uygulanmamasında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 07.03.2023 tarihli ve 2023/799 Esas, 2023/284 Karar sayılı kararında sanık ve müdafîi tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA, dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. maddesi uyarınca Mersin 18. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.