Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/1477 E. 2023/510 K. 13.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1477
KARAR NO : 2023/510
KARAR TARİHİ : 13.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık

Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 14.11.2022 tarihli ve 2022/8250 Esas, 2022/18829 Karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25.01.2023 tarihli ve KD-2023/1138 sayılı itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308/1. maddesinin ikinci cümlesinde belirtildiği üzere, süre aranmaksızın yapılan lehe itiraz başvurusu üzerine dava dosyası, aynı Kanun’un 308/2. maddesi gereği Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 11.07.2013 tarihli ve 2013/94844 Soruşturma numaralı iddianamesi ile sanıklar hakkında; “sanıkların gece vakti katılanın işletmeciliğini yaptığı iş yerinden toplam 10 adet güvenlik kamerasını kırarak yada sökmek suretiyle aldıkları” iddiasıyla 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 143/1, 43/1 ve 53. maddeleri gereğince hırsızlık suçundan cezalandırılmaları talebiyle kamu davası açılmıştır.

2. … Asliye Ceza Mahkemesinin 23.12.2014 tarihli ve 2013/316 Esas, 2014/441 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında hırsızlık suçundan beraat kararı verilmiştir.
3. Hükümlerin katılan tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 09.05.2019 tarihli ve 2018/3641 Esas, 2019/8556 Karar sayılı kararı ile; sanıklar hakkında kurulan beraat hükümlerinin özetle “sanık … hakkında mahkûmiyet hükmü yerine beraat kararı verildiğinden, sanık … hakkında ise, görüntülerdeki kişinin sanık olup olmadığına dair rapor alınması gerektiğinden” bahisle bozulmasına karar verilmiştir.
4. … Asliye Ceza Mahkemesinin 09.11.2021 tarihli ve 2019/360 Esas, 2021/280 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında hırsızlık suçundan, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 143/1, 62/1 ve 53/1 maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
5. Hükmün sanıklar müdafiileri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 14.11.2022 tarihli ve 2022/8250 Esas, 2022/18829 Karar sayılı kararı ile; sanıklar hakkında atılı suçta temyiz istemlerinin reddine dair karar verilmiştir.
6. Dairemizin 14/11/2022 tarihli ve 2022/8250 Esas, 2022/18829 Karar sayılı kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25.01.2023 tarihli ve KD-2023/1138 sayılı itirazıyla itiraz kanun yoluna gidilmiştir.
II. İTİRAZ SEBEPLERİ
Sanıkların yokluğunda verilen kararda, gerekçeli kararın sanık …’e 01.03.2022 tarihinde tebliğ edilip, sanık müdafiinin kararı 14.03.2022 tarihinde temyiz ettiği, yine sanık … müdafiine gerekçeli kararın 20.11.2021 tarihinde tebliğ edilip, sanık müdafiinin kararı 02.12.2021 tarihinde temyiz ettiği, sanıklar müdafiilerinin 1412 sayılı CMUK’nın 310. maddesine göre yedi günlük temyiz süresi geçtikten sonra temyiz talebinde bulunulmuş ise de, verilen kararda temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilerek tarafların yanıltılması nedeniyle temyiz istemlerinin süresinde olduğu kabul edilerek ilk derece mahkemesinin kararının incelenmesi gerekirken temyiz isteminin reddine karar verilmesi hukuka aykırılık oluşturmaktadır.
III. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebebi
1. Sanığın atılı suçu işlemediğine, kastı bulunmadığına ve hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Konusu bulunmadığından atılı suçun işlenemeyecek olduğuna,
3. Haksız tahrik ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
4. Hırsızlık suçunun nitelikli halinin oluşmadığına,
5. Zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi gerektiğine,
6. Lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkindir.
B. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebebi
1. Sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Sanığın hırsızlık suçu bakımından kastının bulunmadığına, mala zarar verme suçunu işlemiş olabileceğine, bu suçun da haksız tahrik altında işlendiğine,
3. Zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi gerektiğine,
4. Lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkindir.
IV. OLAY VE OLGULAR
1. 18.06.2013 tarihinde gece vakti sayılan saat 00:30-01:40 sıralarında katılanın sahibi olduğu işyerinin önüne gelen sanıkların işyerinde güvenlik amacıyla takılı bulunan 11 adet güvenlik kamerasından 10 adedini yerlerinden çıkardıkları ve çaldıkları, hırsızlık eyleminin anlaşılmasıyla başlatılan soruşturma çerçevesinde elde edilen güvenlik kamerası görüntülerinden suçun faili olarak sanıkların katılan tarafından kesin olarak teşhis edildiği, yapılan ilk yargılama sonucunda sanıkların beraatine karar verildiği, katılanın temyiz istemi üzerine Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 2018/3641 Esas, 2019/8556 Karar sayılı ilamı ile sanık …’in üzerine atılı suçun sübut bulmasına rağmen mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi ve sanık …’ün CD izleme ve teşhis tutanağında elindeki sopa ile kameralara zarar verdiği yolundaki görüntü ve tespitler karşısında, kamera görüntülerindeki kişinin sanık olup olmadığı yolunda bilirkişi raporu alınması gerekçesi ile bozulmasına karar verildiği, mahkemece bozma ilamı doğrultusunda yapılan inceleme sonunda 08.10.2020 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere CAM3 ve CAM4 isimli kameralarda elinde sopa ile görülen kişinin sanık … olduğu anlaşılmıştır.
2. Sanık … aşamalarda, kameraların sadece yönünü değiştirdiğine, kameraları çalmadığına; sanık … ise aşamalarda, patronu olan diğer sanık …’in katılana kızgınlığı sebebiyle kameralara zarar vermiş olabileceğine, kendisinin herhangi bir eylemi bulunmadığına dair savunmada bulunmuşlardır.
3. Katılan aşamalarda, olay tarihinde de kiraladığı iş yerinin bulunduğu binadaki 10 adet kameranın sanıklar tarafından sökülerek götürüldüğünü beyan etmiştir.
4. 22.06.2013 tarihli Görgü ve Tespit Tutanağında, katılanın beyanında bahsi geçen güvenlik kameralarının yerinde olmadığı belirtilmiştir.
V. GEREKÇE
Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün yasa yolu bildiriminde, 1412 sayılı CMUK’un 310/1 maddesi uyarınca temyiz süresi 1 hafta olmasına rağmen kararın “tebliğden itibaren 15 gün içerisinde” temyiz edilebileceği yazılmak suretiyle tarafların yanıltıldığı anlaşıldığından, sanık …’e 01.03.2022 tarihli tebliğ üzerine sanık müdafiinin 14.03.2022 tarihli; sanık … müdafiine 20.11.2021 tarihli tebliğ üzerine sanık müdafiinin 02.12.2021 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğundan ve dosyanın esasına girilerek sanıklar hakkında karar verilmesi yönündeki Yargıtay C. Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE ve Dairemizin 14.11.2022 tarihli ve 2022/8250 Esas, 2022/18829 Karar sayılı temyiz isteminin reddine dair kararının KALDIRILMASINA karar verilerek dosyanın esasına girilmiş; ayrıca Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 21.06.2011 tarihli ve 6/94-133 sayılı kararında da belirtildiği üzere, Dairemizin 14.11.2022 olan temyiz isteminin reddine dair karar tarihi ile 13.02.2023 olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabul edildiği tarih arasında zamanaşımının durduğu sonucuna varılmıştır.
1. Sanıklar Müdafiilerinin (1) ve (2) Numaralı Maddelerde Belirtilen ve Suçun Sübütuna Yönelen Temyiz İstemleri Yönünden;
Sanık …’in kiracı olarak bulunduğu binaya katılanın yeni kameralar yerleştirmesi üzerine, kameraların yönünü değiştirdiğini, sanık …’ün ise patronu olan diğer sanığın kameralara zarar vermiş olabileceğini beyan etmesi karşısında, olaya dair kolluk tutanakları ve bilirkişi raporları dikkate alındığında, olaydan sonra yerinden söküldüğü belirlenen kameraların sanıkların tarafından alındığının sabit olduğu ve sanıklar müdafiilerinin suçun konusuna, suç kastına, suçun sübutuna ilişkin itirazları yerinde görülmediğinden, hükümlerde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Sanıklar Müdafiilerinin Haksız Tahrik İndiriminin Uygulanmasına Yönelen Temyiz İstemleri Yönünden;
Suç niteliği itibariyle sanıklar hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına imkan bulunmadığı anlaşılmakla; sanıklar hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanmamasında bir isabetsizlik bulunmadığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
3. Sanıklar Müdafiilerinin Zamanaşımı Nedeniyle Düşme Kararı Verilmesi Gerektiğine Yönelen Temyiz İstemleri Yönünden;
Sanıkların gece vakti binadan gerçekleştirdikleri eylemlerinin suç tarihi itibariyle 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b ve 143. maddelerinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu, suçların daha ağır ceza verilmesini gerektiren nitelikli hallerinin de aynı Kanun’un 66/3. maddesi uyarınca dava zamanaşımı sürelerinin hesabında dikkate alındığında, TCK’nın 66/1-d, 66/2 ve 67/4. maddelerine göre sanıklar bakımından 15 yıllık olağan ve 22 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımının dolmadığı anlaşılmakla; hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
4. Sanıklar Müdafiilerinin Lehe Hükümlerin Uygulanmasına Yönelen Temyiz İstemleri Yönünden;
Sanıklar hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK’nın 62/1. maddesi gereği 1/6 oranında takdirî indirim sebebi uygulandığı, netice olarak belirlenen ceza miktarının 2 yıl 1 ay hapis cezası olduğu, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesinde düzenlenen kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi, aynı Kanun’un 51. maddesi gereği erteleme ya da 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumlarının uygulanmasına sonuç ceza miktarı itibarıyla olanak bulunmadığı belirlenmekle, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
5. Sanık … Müdafiinin Etkin Pişmanlık İndiriminin Uygulanması Gerektiğine Yönelen Temyiz İstemi Yönünden;
Dosya kapsamında katılana ait güvenlik kameralarının sanıklar tarafından iadesine veya bu yönde bir zarar giderimine dair bir beyan veya tespit bulunmadığı anlaşıldığından; sanık hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanmamasında bir isabetsizlik bulunmadığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
6. Sanık … Müdafiinin Suç Vasfına ve Alt Sınırdan Hüküm Kurulması Gerektiğine Yönelen Temyiz İstemleri Yönünden;
Sanığın binadan gerçekleştirdiği hırsızlık eylemi bakımından Mahkemece suç vasfı bakımından yapılan değerlendirmede bir isabetsizlik görülmediği; yine sanık hakkında suç tarihi itibariyle eylemine uyan suçtan dolayı kanunun öngördüğü alt ve üst sınırlar dahilinde alt sınırdan hüküm kurulduğu; gece vakti bakımından olayın oluş şekli ve gerçekleştiği zaman dikkate alındığında artırım oranında bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmakla; hükümde bu yönleriyle hukuka aykırılıklar bulunmamıştır.
VI. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Asliye Ceza Mahkemesinin 09.11.2021 tarihli ve 2019/360 Esas, 2021/280 Karar sayılı kararında sanıklar müdafiileri tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanıklar müdafiilerinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
13.02.2023 tarihinde karar verildi.