Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2023/11813 E. 2023/1998 K. 12.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/11813
KARAR NO : 2023/1998
KARAR TARİHİ : 12.04.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2019/584 E., 2019/1246 K.
SUÇ : Mala zarar verme
KARARLAR : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Samsun Cumhuriyet Başsavcılığının, 08.04.2019 tarihli ve 2017/20832 Soruşturma, 2019/3586 Esas, 2019/2837 İddianame numaralı iddianamesiyle hükümlüler hakkında mala zarar verme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 43 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması amacıyla kamu davası açılmıştır.
Samsun 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.10.2019 tarihli ve 2019/584 Esas, 2019/1246 Karar sayılı kararı ile hükümlüler hakkında mala zarar verme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 151/1, 43 ve 62. maddeleri uyarınca 2.500,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmalarına ilişkin hükümlerin, istinaf edilmeksizin 28.10.2019 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309/1. maddesi uyarınca, 10.01.2023 tarihli ve 2020/3812 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.03.2023 tarihli ve KYB-2023/11764 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.03.2023 tarihli ve KYB-2023/11764 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Dosya kapsamına göre, sanık …’nın mahkumiyetine konu olan, sanık … hakkında ise beraat kararı verilen silahla basit yaralama suçunun mağdurunun katılan …, sanıkların her ikisinin de mahkumiyetine konu mala zarar verme suçunun mağdurunun ise katılanlar … ve … olduğu, bu itibarla anılan suçların mağdurlarının farklı oldukları dikkate alınarak, somut olayda 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253/3. maddesinde yer alan “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemenin uygulama olanağının kalmamış olması karşısında, 5271 sayılı Kanun’un 254/1. maddesindeki “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca sanıklara yüklenen mala zarar verme suçu nedeniyle, 02.12.2016 tarihli ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253 ve 254. maddeleri gereğince yeni düzenlemeye göre uzlaştırma işlemleri yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
2-Kabule göre de,
Sanıklar … ve …’nın, olay günü katılanlar … ve …’a ait ikametin camlarını kırdıklarının iddia ve kabul edildiği olayda, her ne kadar Mahkemece sanıkların üzerlerine atılı mala zarar verme suçunu zincirleme şekilde işlediklerinden bahisle mahkumiyetlerine karar verilmiş ise de, suç tarihinde adı geçen katılanların birbiriyle resmi nikahlı evli olduklarının anlaşılması karşısında, sanıklara yüklenen suçun birden fazla mağdura karşı zincirleme olarak işlendiğinin kabul edilemeyeceği cihetle, sanıkların eylemlerinin tek bir suç oluşturduğu gözetilmeden, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayininde, isabet görülmemiştir.” şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. Dosya kapsamına göre, hükümlü …’nın mahkûmiyetine konu olan, hükümlü … hakkında ise beraat kararı verilen silahla basit yaralama suçunun mağdurunun katılan …, hükümlülerin her ikisinin de mahkûmiyetine konu mala zarar verme suçunun mağdurlarının ise katılanlar … ve … olduğu, bu itibarla anılan suçların mağdurlarının farklı oldukları dikkate alınarak, somut olayda 5271 sayılı Kanun’un 253/3. maddesinde yer alan “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemenin uygulama olanağının kalmamış olması karşısında, 5271 sayılı Kanun’un 254/1. maddesindeki “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253. maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca hükümlülere yüklenen mala zarar verme suçu nedeniyle, 02.12.2016 tarihli ve 29906 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 ve 254. maddeleri gereğince yeni düzenlemeye göre uzlaştırma işlemleri yapılarak sonucuna göre hükümlülerin hukukî durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
2. Hükümlülerin suç tarihinde eş olan katılanlar … ve …’ın evinin camlarını kırmalarından dolayı haklarında 5237 sayılı Kanun’un 43. maddesinin uygulanamayacak olması Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Samsun 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.10.2019 tarihli ve 2019/584 Esas, 2019/1246 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3. maddesi gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
5271 sayılı Kanun’un 309/4. maddesinin (b) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.04.2023 tarihinde karar verildi.