Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2022/15880 E. 2022/21564 K. 27.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15880
KARAR NO : 2022/21564
KARAR TARİHİ : 27.12.2022

TALEP EDEN : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
KARARI : Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 18/10/2022 tarihli ararı,
KARARI : Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2016 tarih ve 2015/49 Esas- 2016/293 Karar sayılı kararı
HÜKÜM : Mahkumiyet
SUÇLAR : Konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hırsızlık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından sanık … hakkında Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2016 gün ve 2015/49 Esas, 2016/293 Karar sayılı ilamı ile mahkumiyet kararı verildiği, hükümlerin süresi içinde sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 18/10/2022 tarih 2021/5173 Esas, 2022/17051 Karar sayılı ilâmı ile sanık … hakkında mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin ONANMASINA, hırsızlık suçundan kurulan hükmün ise “5237 sayılı TCK’nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun’un 62. maddesi ile yapılan ve 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen TCK’nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/10/2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiğinin gözetilmesinde zorunluluk bulunduğundan, aynı Kanun’un 188/1. ve 289/1-e. maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,” BOZULMASINA karar verildiği, Dairemizce verilen bu karara karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/12/2022 gün ve KD-2016/301648 sayılı yazısı ile sanık hakkında mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden İTİRAZ kanun yoluna başvurulması üzerine, 5271 sayılı CMK’nın 6352 sayılı Kanun’un 99. maddesi ile değişik 308. maddesi uyarınca itiraz hakkında karar verilmek üzere dosya dairemize gönderilmekle yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5237 sayılı Kanun’un (TCK) 142 nci maddesinde, 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 62 nci maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanıklara yüklenen TCK’nın 142/2-h ve 143 üncü maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 14.10.2021 tarihli ve 2021/35 Esas, 2021/473 Karar sayılı kararı dikkate alınarak, CMK’nın 150/3 üncü maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek CMK’nın 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle bina içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçu ile birlikte işlenen konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçları bakımından sanığın savunma hakkının kısıtlandığı tespit edildiğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,
5271 sayılı Kanun’un 308 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği Yargıtay 2. Ceza Dairesinin, 18/10/2022 tarih 2021/5173 Esas, 2022/17051 Karar sayılı kararı ile sanık … hakkında konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen onama kararının KALDIRILMASINA,
Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden, atılı suçların hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla işlendiği nazara alınarak; 5237 sayılı TCK’nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun’un 62. maddesi ile yapılan ve 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanıklara yüklenen TCK’nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/10/2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca sanıklara zorunlu müdafi atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 27/12/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.