Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2022/15561 E. 2023/5451 K. 12.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15561
KARAR NO : 2023/5451
KARAR TARİHİ : 12.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/307 E., 2016/25 K.

HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

1)O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz Talebi Yönünden;
Mersin 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli ve 2015/307 Esas, 2016/25 Karar sayılı kararının o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü:
O yer Cumhuriyet savcısının 20.01.2016 tarihli hükmü, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 310. maddesinde belirlenen bir aylık kanunî süre geçtikten sonra 25.02.2016 tarihinde temyiz isteğinde bulunulduğu, hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 305/1. maddesi gereği re’sen temyize de tabi olmadığı anlaşılmakla, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak REDDİNE,
2) Sanığın Temyiz Talebi Yönünden;
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 305. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının 27.05.2015 tarihli ve 2015/6957 Esas numaralı iddianamesi ile sanığın suç tarihinde ikametinde bulunan bisikletinin olay tarihinde çalındığını ve bu sebeple şikâyetçi olduğunu beyan ettiğinin anlaşıldığı olayda, sanığın eylemi nedeniyle hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçlarından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 116/1, 141/1, 58. ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları talebiyle kamu davası açılmıştır.
2. Mersin 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli ve 2015/307 Esas, 2016/25 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında atılı suçlardan, 5237 sayılı Kanun’un 141/1, 168/1, 62. ve 116/1, 62/1. maddeleri uyarınca sırasıyla 3 ay 10 … ve 5 ay hapis cezaları ile cezalandırılmalarına, aynı Kanun’un 53. maddesi gereği hak yoksunluklarının uygulanmasına, 58. maddesi gereği mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi; kararın usulsüz olduğuna, malı çalmadığına ve bir arkadaşından aldığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın şikâyetçiye ait bisikleti ikametinin bulunduğu Viranşehir Mahallesi 34312 Sokak Hukukçular Sitesi D Blok altındaki yerden çaldığı, sanığın denetim serbestlik için geldiği polis merkezinde kendisine soru sorulması üzerine suçlamayı kabul … çalınan bisikletin yerini gösterip şikâyetçiye … ve eksiksiz teslimini sağladığı, Yerel Mahkemece kabul edilmiştir.
2. Sanık savunmasında atılı suçları ikrar etmiştir. Kolluk görevlilerince düzenlenen 18.05.2015 tarihli Tutanaklar, 20.05.2015 tarihli CD İnceleme ve 17.05.2015 tarihli Olay Yeri Basit Krokisi dosya içerisindedir.

IV. GEREKÇE
Sanığın beyanı ile kolluk görevlilerince düzenlenen tutanaklar bir arada nazara alındığında, sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin … olduğuna dair Mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş; yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir. Ancak;
1. Şikâyetçinin 20.01.2016 tarihli duruşmada ” … Benim bisikletim hukukçular sitesinde bulunan bloğumuzun altında bisiklet parkından çalındı, ben karakola bildirdim, bir … sonra polisler karakolda bana bisikletimi teslim ettiler, bizim sitemiz çevresinde duvarları olan kapısı olan bir sitedir, kapısı da otomatik kapıdır, bisiklet parkı da blokların altındadır…” şeklindeki beyanı ile dosyada bulunan 17.05.2015 tarihli Olay Yeri Basit Krokisinde olayın açıktan hırsızlık olarak geçtiğinin anlaşılması karşısında, bisikletin çalındığı yerin tespiti bakımından, keşif yapılarak veya olay yerinin kolluk görevlilerince tespiti istenerek bisikletin çalındığı yerin etrafının çevrili ve binanın eklentisi niteliğinde olması halinde sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h ve 116/1. maddelerinin, aksi halde ise aynı Kanun’un 141/1. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.
2. Kabule göre de;
02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, sanığın eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması sebebiyle sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmuştur.
3) Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.03.2013 tarihli ve 2012/6-1232 Esas., 2013/106 Karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; 5237 sayılı Kanun’un 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yetmez. Failin bizzat pişmanlık göstererek, satın … iyiniyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekir. Somut olayda da, sanık çaldığı bisikleti sattığı yeri göstererek soruşturma aşamasında iadeyi sağladığı ancak söz konusu eşyayı satın … 3. kişi olan Mohammad Abou Zraa’nın zararının giderilip giderilmediğine ilişkin bir araştırma yapılmadan sanık hakkında koşulları bulunmayan 5237 sayılı Kanun’un 168/1. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Mersin 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.06.2016 tarihli ve 2015/307 Esas, 2016/25 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye değişik gerekçeyle uygun olarak, BOZULMASINA, bozma sonrası hırsızlık suçundan kurulan hükümde ceza miktarı yönünden aynı Kanun’un 326/son maddesinin gözetilmesine, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.