Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2022/14092 E. 2023/633 K. 15.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/14092
KARAR NO : 2023/633
KARAR TARİHİ : 15.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevli memura hakaret, kamu malına zarar verme

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi uyarınca temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi uyarınca temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Sanık hakkında, … Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 25.08.2014 tarihli ve 2014/32753 Soruşturma numaralı iddianame ile;”sanığın müştekilere hitaben “orosbu çocuğu polisler, dümbükler, şerefsizler, o gazı ve jopu size sıkacağım, sizin ayağınıza sıktıracağım” dediği ve polis merkezinin lavabo ve mutfak kısmında bulunan aynayı ve bardakları kırdığı” iddiasıyla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1-3.a, 43/1, 265/1-3, 43/1,152/1-a, 53/1-2, 58/2 maddeleri uyarınca görevli memura hakaret, kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme suçlarından cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.
2. … Asliye Ceza Mahkemesinin 02.03.2016 tarihli ve 2014/437 Esas, 2016/98 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında görevli memura hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun’un 125/1, 125/3-a, 43, 29, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 3.740,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına; kamu malına zarar verme suçundan ise 5237 sayılı Kanun’un 152/1-a, 29, 62 ve 52/2 maddeleri uyarınca 3.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3.Kararı sanık temyiz etmiş, Dairemizin 25.05.2022 tarihli ve 2021/467 Esas, 2022/10454 Karar sayılı ilâmı ile katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan İçişleri Bakanlığının CMK’nın 260/1. maddesi uyarınca yasa yollarına başvurma hakkının bulunduğu, İçişleri Bakanlığına kovuşturma evresinde yöntemine uygun şekilde 5271 sayılı CMK’nın 234/1-b-1. maddesi uyarınca duruşma gününü bildiren davetiye tebliğ edilmesi için iadesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1.Sanığın temyiz istemi karar nedeniyle mağdur olduğuna ve dosyanın yeniden incelenmesi isteğine ilişkindir .
2. Şikâyetçi İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz istemi, sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan üst sınırdan hüküm kurulması gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. 25.08.2014 tarihli iddianamede anlatıldığı ve Mahkemece de gerekçeli kararın delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe bölümünde kabul edildiği üzere, şikâyetçi polis memurları … ve …’ın … Emniyet Müdürlüğü Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğüne bağlı … kod nolu ekipte polis memuru olarak görev yaptıkları, suç tarihinde haber merkezine… Bulvarı … önünde şahısların olduğu ve belirtilen şahısların araçları durdurarak trafiği tehlikeye soktuğu ve çevredeki şahıslara rahatsızlık verdikleri anonsunun gelmesi üzerine söz konusu yere gittikleri, olay yerinde sanık … ve temiz dışı sanıklar …, …, … ve …’ün kaldırımda bulunduklarını gördükleri, şikâyetçilerin şüpheli şahısların yanına gelerek kimliklerini ibraz etmelerini istedikleri, ancak sanıkların “biz suç işlemedik, bizi götüremezsiniz” diyerek bağırmaya başladıkları, şikâyetçilerin destek istemesi üzerine … kodlu ekipte görev yapan şikâyetçiler … ve …’in de olay yerine geldikleri, sanıkların da şikâyetçilerin üzerlerine yürümeleri üzerine şikâyetçilerin gaz sıkarak ve jop kullanarak sanıkları etkisiz hale getirerek polis merkezine götürdükleri, polis merkezine geldiklerinde sanığın şikâyetçilere hitaben hakaret içeren sözler sarfetttiği anlaşıldığından sanığın cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. Sanık aşamalarda üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini savunmuştur.
3. Şikâyetçiler aşamalarda alınan beyanlarında sanık … ve temyiz dışı sanıkların kendilerine hakarette bulunduklarını belirtmişlerdir.
4.22.07.2014 tarihli tutanak dosya içerisinde mevcuttur.
IV. GEREKÇE
A. Görevli Memura Hakaret Suçundan Verilen Mahkûmiyet Kararı Yönünden Sanığın Temyiz Talebinin İncelenmesinde;
1.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suçun vasfı ile yaptırımın doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2.Sanık hakkında hangi gerekçeyle haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına karar verildiği açıklanmadan sanığın cezasından TCK’nın 29. maddesi uygulanmak suretiyle indirim yapılması, hukuka aykırı bulunmuş, ancak aleyhe temyiz bulunmadığından bu husus bozma sebebi yapılmamıştır.
3.18.06.2014 tarihinde kabul edilip 28.06.2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesi gereğince “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün, hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” hükmü gözetilmeden, sanık hakkında adli para cezasını ödemediği takdirde ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği şeklinde hüküm kurulması, hukuka aykırı görülmüştür.
B. Kamu Malına Zarar Verme Suçundan Verilen Mahkûmiyet Kararı Yönünden Sanığın ve Şikâyetçi İçişleri Bakanlığı Vekilinin Temyiz Taleplerinin İncelenmesinde;
Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan İçişleri Bakanlığının, duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmediği, Dairemizin 25.05.2022 tarihli iade kararı üzerine 18.09.2022 tarihinde tebliğ edilen hükmü, İçişleri Bakanlığı vekilinin 15.09.2022 tarihli dilekçesi ile temyiz ettiği anlaşılmakla, temyiz isteminin süresinde olduğu ve suçtan zarar gören kurumun 5271 sayılı CMK’nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Suçtan zarar gören kurumun duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle CMK’nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Görevli Memura Hakaret Suçundan Verilen Mahkûmiyet Kararı Yönünden
Gerekçe bölümünde A-3 numaralı bendinde açıklanan nedenle … Asliye Ceza Mahkemesinin 02.03.2016 tarihli ve 2014/437 Esas, 2016/98 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesi gereği “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına” ilişkin bölümün hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine “ödenmeyen adli para cezasının 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesi belirtilen yönteme uygun biçimde infazına” karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B. Kamu Malına Zarar Verme Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Kararı Yönünden
Gerekçe bölümünün B bendinde açıklanan nedenle … Asliye Ceza Mahkemesinin 02.03.2016 tarihli ve 2014/437 Esas, 2016/98 Karar sayılı kararına yönelik sanığın ve şikâyetçi İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden diğer yönleri incelenmeyen hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği, BOZULMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.