YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11089
KARAR NO : 2022/20406
KARAR TARİHİ : 06.12.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını bozma, kamu malına zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuklar ve sanığın PTT şubesine yönelik eylemi hakkında 5237 sayılı TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken de alt sınırdan uzaklaşıldığı ve temel cezadan indirim yapılırken eylemin ulaştığı düzey, sanık ve suça sürüklenen çocukların suç yolunda katettiği mesafe ile meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önüne alındığında 5237 sayılı TCK’nın 35. maddesi gereğince yapılan indirim oranında; suça sürüklenen çocuklar ve sanığın … şubesine yönelik hırsızlık eyleminde yakalandıklarında üzerlerinde 70,00 TL para, içilmiş viski bulunmuşsa da birkaç tablet bilgisayarın da çekmecelerinden çıkarılarak toplanmış halde olduğu ancak iş yerinin içerisinde çalamadan yakalandıklarının tutanaklardan anlaşılması karşısında; kastını özgüledikleri malların değerinin az olmaması nedeniyle mahkemece TCK’nın 145. maddesinin uygulanmamasında ve yine … şubesine yönelik eylemde suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK’nın 168/2. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılmasında mahkemenin kabul ve değerlendirmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bu hususları içeren bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
I- Suça sürüklenen çocuklar … ve … hakkında İçişleri Bakanlığı ve PTT şubesine karşı kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Katılan sıfatını alabilecek surette kolluk ekibine ait araca zarar verilmesi eyleminden kaynaklanan kamu malına zarar verme suçundan zarar görmüş bulunan duruşmadan usulüne uygun haberdar edilip davaya katılma olanağı sağlanmayan, ancak Dairemizin eksiklik ilamı üzerine suça sürüklenen çocuklar hakkındaki hükmü temyiz ederek katılma iradesi gösteren şikayetçi İçişleri Bakanlığının, 5271 sayılı CMK’nın 260/1. ve 237/2. maddeleri uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
Suç tarihi itibariyle 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocukların kamu malına zarar verme suçundan eylemlerine uyan TCK’nın 152/1-a. ve 31/3. maddelerinde öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre TCK’nın 66/1-e, 66/2. maddeleri uyarınca hesaplanan 5 yıl 4 aylık dava zamanaşımının mahkumiyet hükmü olan 10/05/2016 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan kurum vekili ve suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan kamu davalarının, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
II-Sanık … hakkında PTT şubesi ve … şubesine karşı hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuklarla birlikte hareket eden sanık … hakkında … şubesine yönelik hırsızlık eyleminin tamamlandığı gözetilmeden, TCK’nın 35. maddesi uygulanarak yazılı şekilde hüküm kurulması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının sanık … yönünden uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
III- Suça sürüklenen çocuklar … ve … hakkında PTT şubesi ve … şubesine karşı hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçları ile sanık … hakkında İçişleri Bakanlığı ve PTT şubesine karşı kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Katılan sıfatını alabilecek surette kolluk ekibine ait araca zarar verilmesi eyleminden kaynaklanan kamu malına zarar verme suçundan zarar görmüş bulunan şikayetçi İçişleri Bakanlığının, duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmediği, Dairemizin eksiklik ilamı üzerine şikayetçi kurum vekilinin 29/09/2021 tarihli dilekçesi ile hükmü temyiz ettiği anlaşılmakla, şikayetçi kurumun 5271 sayılı CMK’nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının sanık … hakkında PTT şubesine yönelik kamu malına zarar verme suçu yönünden uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, PTT şubesine karşı kamu malına zarar verme suçundan sanık müdafiinin ve PTT şubesi ve … şubesine karşı hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçları yönünden suça sürüklenen çocuklar müdafiinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocukların işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kolluk ekibine ait araca zarar verilmesi eyleminden kaynaklanan kamu malına zarar verme suçu yönünden; şikayetçi kurumun duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle CMK’nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
3- PTT şubesine yönelik kamu malına zarar verme eyleminde, sanık tarafından kurumun bildirdiği 3.400,00 TL olan zararın kovuşturma aşamasında giderilmesi nedeniyle TCK’nın 168/2. maddesi uyarınca verilen cezanın yarısına kadarının da indirilmesi olanaklı olduğu halde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden 1/6 oranında indirim yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii, suça sürüklenen çocuklar müdafii ve şikayetçi kurum vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan İçişleri Bakanlığı’na karşı kamu malına zarar verme suçu bakımından diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 06.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.