Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2022/1038 E. 2022/4368 K. 14.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/1038
KARAR NO : 2022/4368
KARAR TARİHİ : 14.03.2022

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : İstinaf isteminin esastan reddi, temyiz isteminin reddi

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen temyiz isteminin reddine ilişkin ek karara yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanığın temyiz isteminin reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesince verilen 25/11/2021 ve 2021/1741 E. – 2021/2060 K. sayılı ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik sanığın temyiz itirazının reddiyle, temyiz isteminin reddine dair verilen ek kararın ONANMASINA,
2-Sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen istinaf isteminin esastan reddine dair karara yönelik sanık ve müdafiinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nın 288. maddesinin ”Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.” ve aynı Kanunun 294. maddesinin ise; ”Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.” şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanık müdafiinin temyiz isteminin sanık hakkında lehe hükümlerin uygulanması ve beraat kararı verilmesi gerektiğine; sanığın temyiz isteminin ise, müştekinin zararının gidermesi için kendisine süre verilmediğine ve cezasından indirim yapılmadığına yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplerle ve kesin hukuka ayırılık sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 17/03/2020 tarih ve 2019/74 E -2020/187 K sayılı içtihadında da değinildiği üzere; sanık hakkında TCK’nın 142/2-h maddesinin yanı sıra nitelikli hal olarak kabul edilen aynı Kanun’un 143. maddesinin de uygulanmasının talep edilmesi ve bu itibarla talep edilen cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması nedeniyle, CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca istemi aranmaksızın zorunlu olarak atanan müdafiinin CMK’nın 188/1. maddesi gereğince hükmün açıklandığı 12/07/2021 tarihli son oturumda hazır bulundurulması gerektiği gözetilmeden sanık müdafiinin yokluğunda karar verilmek suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, CMK’nın 304/2 maddesi gereğince bozma nedeni de dikkate alınarak dosyanın Çubuk 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine, 14/03/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.