Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/9092 E. 2023/2027 K. 13.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9092
KARAR NO : 2023/2027
KARAR TARİHİ : 13.04.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/28 E., 2016/231 K.
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İade, onama

Sanık hakkında şikâyetçiye karşı mala zarar verme suçundan, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının aynı Kanun’un 231/12. maddesi gereği itiraz yoluna tabi olduğu anlaşılmıştır.
Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi uyarınca temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, 24.12.2015 tarihli ve 2015/155783 Soruşturma numaralı iddianamesi ile sanığın olay günü saat 14.30 sıralarında, şikâyetçi …’ın yetkili olduğu … isimli mağazada, 1 adet 59,90 TL değerinde montu alarak soyunma kabininde alarmını kırdıktan sonra üzerine giyerek ödeme yapmadan mağazadan çıktığı iddiası ile hırsızlık ve mala zarar verme suçlarını işlediğinden bahisle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h, 151/1, 53/1 ve 63/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.
2. İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.04.2016 tarihli ve 2016/28 Esas, 2016/231 Karar sayılı kararı ile sanığın mala zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 151/1, 62/1, 50/1-a ve 52/1-2 maddeleri uyarınca neticeten hükmolunan 2.000,00 TL adlî para cezasının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına; hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 62/1, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık temyiz isteği; atılı suçu kabul etmediğinden hakkında verilen hükmü temyiz ettiğine, sanık müdafiinin temyiz isteği; süre tutum dilekçesi ile hükmü temyiz ettiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. İlk derece mahkemesince; sanığın suça konu montu kamufle ederek üzerine ikinci bir mont giymek suretiyle mağazadan dışarı çıktığı, başka giysiler bakmak üzere 60-70 metre ilerde başka bir mağazaya daha girdikten sonra, başka bir suçtan dolayı şüphe üzerine yakalandığı, eylemin tamamlandığının kabülü ile sanık hakkında atılı suçtan mahkûmiyet kararı verilmiştir.
2.20.12.2015 tarihli kolluk tutanağına göre; sanığın, yabancı uyruklu bir kadını taciz ettiği ihbarı üzerine olay yerine giden kolluk ekibi tarafından, sanığın 2 adet montu üst üste giydiği, montunun içine kamufle ettiği ikinci montun … mağazasına ait ve üzerinde satış etiketi olduğu tespit edilmiş, ilgili mağazaya gidilerek, montun teslim edildiği belirtilmiştir.
3. Şikâyetçi … aşamalarda; olay günü polisin suça konu mont ile sorumlusu olduğu mağazaya geldiğini, montun, mağazada satışı yapılan ve üzerinde satış barkodu bulunan … marka 59,99 TL değerindeki erkek montu olduğunu, ürün bedelinin ödenmemiş olduğunu tespit ettiğini ve şikâyetçi olmadığını beyan etmiş, sanık aşamalarda, atılı suçlamayı kabul etmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Şikâyetçi …’a Karşı Mala Zarar Verme Suçundan Verilen Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı Yönünden
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 03.02.2009 tarihli ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 231/12. maddesi gereği itiraz yoluna tabi oldukları, temyizlerinin mümkün olmadığı ve yapılan itirazın, itiraz merciince (İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.06.2016 tarihli ve 2016/450 Değişik iş numaralı karar) incelendiği anlaşılmıştır.
B. Sanık Hakkında Şikâyetçi …’a Karşı Hırsızlık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşılmakla, sanık ve sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir, Ancak;
Şikâyetçinin soruşturma aşamasındaki beyanına göre, suça konu montun değerinin 59,99 TL olduğunun anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 145. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
A. Sanık Hakkında Mala Zarar Verme Suçundan Verilen Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı Yönünden;
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenle sanık ve sanık müdafiinin kanun yolu başvurularının itiraz merciince incelendiği belirlenerek, esası incelenmeyen dava dosyasının, Mahkemesine iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
B. Sanık Hakkında Hırsızlık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.04.2016 tarihli ve 2016/28 Esas, 2016/231 Karar sayılı kararında sanık ve sanık müdafiinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği BOZULMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.