Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/8315 E. 2023/880 K. 28.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8315
KARAR NO : 2023/880
KARAR TARİHİ : 28.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : İş yeri dokunulmazlığının ihlâli

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığının 10.12.2015 tarihli ve 2015/2275 Esas, 2015/2089 İddianame numaralı iddianamesi ile sanık hakkında şikâyetçiye yönelik iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 116/4, hakaret suçundan aynı Kanun’un 125/1-4 ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan aynı Kanun’un 123/1. maddeleri gereğince cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 53/1. maddesi gereğince hak yoksunluklarının uygulanmasına ve aynı Kanun’un 58. maddesi gereğince cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi istemiyle kamu davaları açılmıştır.
2…. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.03.2016 tarihli ve 2015/878 Esas, 2016/272 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçundan 5237 sayılı Kanun’un 116/2-4 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 53/1 maddesi uyarınca hak yoksunluklarının uygulanmasına ve aynı Kanun’un 58. maddesi gereğince cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, temyiz kapsamı dışında kalan hakaret ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından ise sanığın beraatine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; yerel mahkemece kendisine yeterince söz hakkı tanınmadığından kendisini ifade edemediğine, dava dosyasının esas ve kanunlara uygunluk bakımından incelenip, aleyhine verilen kararın lehine olmasını istediğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanık savunması, şikâyetçi beyanı, sanığın şikâyetçiye ait pansiyona girdiğini gösterir güvenlik kamera görüntüleri ve 12.11.2015 tarihli CD inceleme ve araştırma tutanağı ile tüm dosya içeriği birlikte değerlendirilerek, sanığın, olay günü gece saatlerinde alkollü vaziyette şikâyetçinin işletmekte olduğu aile pansiyonuna kendi beyanına göre taksi sormak amacıyla girdiği, şikâyetçinin söz konusu pansiyonun sadece hanımlara ve ailelere hizmet verdiğini söyleyerek dışarı çıkmasını talep etmesine rağmen sanığın bağırıp çağırarak pansiyondan dışarı çıkmamakta ısrar ettiği, daha sonra gürültüler üzerine olaya müdahil olan çevredeki şahısların sanığı pansiyondan çıkarttıkları, bir müddet sonra olay mahalline gelen kolluk güçlerinin sanığı aldığı belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.03.2016 tarihli ve 2015/878 Esas, 2016/272 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak ONANMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.