Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/8110 E. 2023/729 K. 21.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8110
KARAR NO : 2023/729
KARAR TARİHİ : 21.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1 maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığının 02.10.2015 tarihli ve 2015/1243 Esas, 2015/1090 İddianame numaralı iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 14/2-h, 53. maddeleri gereğince cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.
2…. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.05.2016 tarihli ve 2015/478 Esas, 2016/392 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında, hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Kanunu’nun 142/2-h, 143, 145, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri;
1. Tarafına beraat kararı verilmesi gerektiğine
2. Lehe hükümlerin uygulanmadığına,
3. Hükmün usul ve yasaya aykırı olduğuna,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay günü, sanığın şikâyetçinin bina içerisinde daire kapısı önünde duran bir çift ayakkabısını çaldığı, olaydan iki gün sonra şikâyetçinin sanığı ayakkabıları ile yakaladığı, sanık yakalandığında suçu ikrar ettiği anlaşılmış olmakla, sanığın cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. 01.09.2015 tarihli tutanak dosya içerisinde mevcuttur.
3. 20.09.2015 tarihli kıymet tutanağına göre ayakkabının ikinci el değerinin 90,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
4. Sanığın adli sicil kaydı ve nüfus kayıt örneği dava dosyasına eklenmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Sanığın olaydan iki gün sonra şikâyetçinin ayakkabıları ile yakalandığı ve suçu ikrar ettiği tespit edilmekle, Mahkemece sanığa ceza tayininde bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
2. Sanık hakkında lehe olan 5237 sayılı Kanun’un 62. ve 145. maddeleri gereğince cezasından indirim yapılmış, sanık hakkında hükmedilen netice ceza miktarının 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası olduğu, 5237 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevirme uygulamasında sonuç ceza miktarı itibarıyla kanunî engel bulunduğu anlaşıldığından, 5271 sayılı Kanun’un 231/5-6. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulanması bakımından ise, kasıtlı suçtan dolayı engel sabıkası olduğundan mahkemenin uygulamasında bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır
3. 5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak,
Sanık müdafiinin 22.04.2016 tarihli celsede “lehe hükümlerin uygulanmasını” talep etmesi ve bu talebinin 5237 sayılı Kanun’un 51. maddesi uyarınca erteleme hükümlerinin uygulanması talebini de içermesi, suç tarihi itibariyle daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı 3 aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmeyen sanık hakkında; suçu işledikten sonra yargılama sürecinde pişmanlık gösterip göstermediği dikkate alınıp tekrar suç işleyip işlemeyeceği konusunda oluşan kanaat değerlendirilerek cezasının ertelenip ertelenmeyeceğine dair bir karar verilmesi gerekirken “Sabıkası sebebi ile şartları oluşmadığından” şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.05.2016 tarihli ve 2015/478 Esas, 2016/392 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği BOZULMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.