Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/8096 E. 2023/726 K. 21.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8096
KARAR NO : 2023/726
KARAR TARİHİ : 21.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık

Sanıklar hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığının 16.03.2016 tarihli ve 2016/12426 Esas, 2016/9952 İddianame numaralı iddianamesi ile sanıkların 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 37/1, 142/1-e, 151/58. inci maddesi gereğince cezalandırılması ve 53. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilmesi talebiyle kamu davası açılmıştır.
2…. Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.06.2016 tarihli ve 2016/198 Esas, 2016/299 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Kanunu’nun 142/1-e, 143, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 4 yıl 6 ay 5 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve sanık … hakkında cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık …’un temyiz sebebi, hükmü temyiz etme talebine, sanık …’in temyiz isteminin üzerine atılı suçu işlemediğine, somut delil olmadığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.20.09.2015 tarihli saat 05.45 yazılı olay tutanağında, şikâyetçinin aracının saat 03.00 sıralarında çalındığının anons edilmesi üzerine yapılan araştırmada, başka sokakta bu araç ile sanıkların yakalandığı, aracın arka sol kelebek camının kırık olduğunun tespit edildiği, sanıkların fikir birliği içinde hareket ederek bu aracı çalmaya karar verdikleri, sanıkların önce aracın kelebek camını kırarak kapısını açtıkları, daha önceden bulmuş oldukları anahtar ile aracı çalıştırarak birlikte götürdükleri, üç sokak ötede ve yoldan çıkarak aracın kaldırıma çıktığı, çalıntı olarak polis ekibince arandığı sırada görülerek yakalandıkları sabit olmakla her iki sanığın cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. 20/09/2015 tarihli tutanak dosya içerisinde mevcuttur.
3. 20.09.2015 tarihli olay yeri inceleme raporu dosya içerisinde mevcuttur.
4. Sanıkların adli sicil kaydı ve nüfus kayıt örnekleri dava dosyasına eklenmiştir.
IV. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı anlaşılmış olup, sanıkların diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak,
1. Dosya kapsamına göre, sanıkların kilitli haldeki aracın önce camını taşla kırıp kapısını açtıkları, sonra daha önce buldukları anahtar ile aracı çalıştırarak şikâyetçinin aracını çalmaları şeklindeki eylemlerinin, 5237 sayılı Kanun’un 142/2-d-h maddesine uyduğu gözetilmeden aynı Kanun’un 142/1-e bendi uyarınca hüküm kurulması hukuka aykırıdır.
2. Suç tarihi itibariyle 5237 sayılı Kanun’un 143. maddesi uyarınca 1/2 oranında artırım yapılması gerektiği gözetilmeden 1/12 oranında artırım yapılması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
3. Suç tarihine göre 5237 sayılı Kanun’un 142/1-e bendi öngörülen cezanın alt sınırı 3 yıl olduğu halde, sanıklar hakkında alt sınırdan ceza tayin edildiği belirtilmesine rağmen 5 yıl hapis cezasına hükmedilerek gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulması hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün açıklanan nedenle … Asliye Ceza Mahkemesinin 16.06.2016 tarihli ve 2016/198 Esas, 2016/299 Karar sayılı kararına yönelik sanıkların temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde CMUK’un 326/son maddesinin gözetilmesine, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.