Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/3367 E. 2022/16349 K. 06.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3367
KARAR NO : 2022/16349
KARAR TARİHİ : 06.10.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Konut dokunulmazlığını ihlal etme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Sanık … hakkında konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık hakkında kurulan hükümde, TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasındaki hak yoksunluklarının uygulanması hususunda bir karar verilmemiş ise de anılan madde ve fıkrada belirtilen hak yoksunluklarının uygulanması hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olup, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanığın adli sicil kaydında bulunan tekerrüre esas ilamlardan en ağırı olan … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.02.2014 tarih, 2013/499 E. ve 2014/99 K. sayılı kararında TCK’nın 106/2-a maddesi gereğince verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerekirken, … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/12/2012 tarih 2011/73 E., 2012/640 K. sayılı kararının tekerrüre esas alınması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.02.2014 tarih, 2013/499 E. ve 2014/99 K. sayılı kararında TCK’nın 106/2-a maddesi gereğince verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının tekerrüre esas alınması, ancak aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkı korunarak, 5275 sayılı Kanun’un 108/2. maddesi gereğince mükerrer olan sanık hakkında koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/12/2012 tarih 2011/73 E., 2012/640 K. sayılı kararına konu 1 yıl 3 ay 7 gün hapis cezası esas alınarak belirlenmesine karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

2- Sanık … hakkında konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Sanık hakkında kurulan hükümde, TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasındaki hak yoksunluklarının uygulanması hususunda bir karar verilmemiş ise de anılan madde ve fıkrada belirtilen hak yoksunluklarının uygulanması hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olup, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Suç tarihinde sanığın adli sicil kaydında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar varsa da, atılı suçun 6545 sayılı Kanun’un 72. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231/8. maddesinin yürürlüğe girmesinden önce işlendiği, dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nın 231/8. maddesinde belirtilen “denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez” koşulunun bulunmadığı, bu nedenle sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen şekilde “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, “…hakkında daha önce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içerisinde iş bu suçu işlediğinden hakkında yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmamasına” biçimindeki yasal olmayan ve yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06/10/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.