YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1869
KARAR NO : 2021/10152
KARAR TARİHİ : 24.05.2021
Hırsızlık suçundan sanık …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h, 143, 35 ve 62/1. maddeleri uyarınca 4 yıl 8 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/02/2015 tarihli ve 2014/583 esas, 2015/54 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 03/06/2020 gün ve 12672/2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01/02/2021 gün ve 2021/6525 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olayla ilgili olarak Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 18/03/2020 tarihli ve 2020/107 esas, 2020/4361 karar sayılı ilamıyla,”…28.06.2014 tarihli 6545 sayılı Yasa ile değişik 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h ve 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK’nın 150/3 ve 196/2. maddeleri uyarınca sanıklar …ve …’e zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanunun 188/1 ve 289/1-e maddesine aykırı davranılması suretiyle savunma haklarının kısıtlanması…bozulmasına…” şeklinde belirtildiği üzere, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 150/3. maddesinde yer alan, “Alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, sanığa yüklenen 28/06/2014 tarihli ve 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h ve 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırı dikkate alınarak, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 150/3. maddesi uyarınca, sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, savunma hakkının kısıtlanması suretiyle yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.11.2016 tarihli ve 2016/950 Esas – 2016/436 Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h, 143. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle yargılanan sanıklar hakkında 5271 sayılı CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca zorunlu müdafii atanmasına gerek olmadığından, sanık …’e zorunlu müdafii atanmaksızın yapılan yargılama sonucu verilen kararda bir isabetsizlik görülmemesi nedeniyle (…) 2. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 12.02.2015 tarihli ve 2014/583 Esas – 2015/54 Karar sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 24/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.