YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10883
KARAR NO : 2022/4427
KARAR TARİHİ : 14.03.2022
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Hüküm tarihinde aynı yargı çevresinde bulunan Balıkesir L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan tutuklu olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuk …’e duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün açıklandığı 12/07/2016 tarihli duruşmada hazır edilmeyerek hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK’nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
2- 5271 sayılı CMK’nın 216/3. maddesine aykırı olarak, hükmün verildiği 12/07/2016 tarihli oturumda hazır olan suça sürüklenen çocuk …’den son sözü sorulmadan yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
3- Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuklar … ile …’ün 5237 sayılı TCK’nın 31/2. maddesi uyarınca haklarında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden de atılı bu suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda uzman hekim raporu alınması gerektiği gözetilmeyerek, yalnızca hırsızlık suçundan alınan raporlar ile yetinilmesi suretiyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
4- Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk …’ün işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, mahkemece sosyal inceleme raporu alınması veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmesi gerektiği halde; suça sürüklenen çocuğun başka suçlarından dolayı alınan 10.02.2016 tarihli sosyal inceleme raporu ile yetinilmesi,
5- Oluşa ve dosya içeriğine göre; olay gecesi kolluk görevlilerince durumlarından şüphelenilen suça sürüklenen çocukların yakalanmak istenildiklerinde kaçmaya başladıkları, kovalamaca sonucu yakalanan suça sürüklenen çocuklardan …’ün yakalandığı yer etrafında kolluk görevlilerince yapılan araştırma sonucu suça konu 171,20 TL paranın bulunduğu anlaşılmakla; suça sürüklenen çocukların bu parayı çaldıkları yer olarak belirttikleri kahvehaneye yapılan tüm araştırmaya karşın ulaşılamaması ve ulaşılıp suça konu paranın sahibine iadesi sağlanmış olsaydı dahi rızai bir iadeden söz edilemeyecek olması karşısında, etkin pişmanlık koşulları oluşmadığı halde suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerde 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi uyarınca indirim yapılması suretiyle yazılı şekilde eksik cezalara hükmolunması,
6- Adli emanetin 2015/445 sırasında kayıtlı olup iddianamede müsaderesi talep edilen eşya hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümlerde hırsızlık suçu yönünden 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 14/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.