Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/10838 E. 2023/4311 K. 12.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10838
KARAR NO : 2023/4311
KARAR TARİHİ : 12.09.2023


MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/385 E., 2016/498 K.

SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının, 26.05.2016 tarihli ve 2016/4650 Esas No’lu iddianamesi ile sanıklar hakkında şikâyetçinin ikameti önünden şikâyetçiye ait bir adet koyunu çalmaları şeklindeki eylemleri nedeniyle hırsızlık suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-g ve 53/1. maddeleri gereğince cezalandırılmalarına karar verilmesi istemiyle kamu davaları açılmıştır.
2. Şanlıurfa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.06.2016 tarihli ve 2016/385 Esas, 2016/498 Karar sayılı kararı ile sanık …’in hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/2-g, 168/2 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 13 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına; sanıklar … ve …’ın ise hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/2-g ve 168/2. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve her bir sanık hakkında aynı Kanun’un 53/1. maddesi gereği hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık … müdafiinin süre tutum dilekçesi sunmakla yetindiği, gerekçeli kararın tarafına usûlüne uygun şekilde tebliğine rağmen gerekçeli temyiz dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Sanık … müdafiinin temyiz isteği, söz konusu mahkûmiyet kararının eksik inceleme sonucu alındığına, verilen kararın usûl ve yasaya aykırı olduğuna,
Sanık … müdafiinin temyiz isteği, müvekkilinin samimi beyanlarda ve ikrarda bulunduğuna, şikâyetçinin zararını da karşıladığına, buna rağmen mahkemece lehe hükümlerin ve takdirî indirimin uygulanmadığına, 5237 sayılı Kanun’un 168/1. maddesi gereği 2/3 oranında indirim yapılması gerektiğine ve re’sen dikkate alınacak nedenlere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Şikâyetçinin, ikametinin önünden küçükbaş hayvanlarının çalındığına ilişkin şikâyeti üzerine yürütülen soruşturma işleminde, … plakalı aracın olay mahallinde görüldüğü, söz konusu aracın ise kiralama şirketine ait araç olduğu, bu aracı sanık …’ın 24.03.2016 tarihinde kiraladığı, kiralanan araçtaki araç takip sisteminden aracın hareketleri incelendiğinde aracın olay saatinde ve öncesinde suç mahallinde dolaştığının tespit edildiği, hırsızlıktan sonra aracın hızlı bir şekilde Şanlıurfa istikametine doğru hareket ettiği, suç saatinden önceki ve sonraki saatte hızı incelendiğinde suç anından itibaren aracın hızlandığının tespit edildiği değerlendirilerek sanıkların mahkûmiyetine hükmedilmiştir.
Sanıkların üzerlerine atılı suçlamayı ikrar ettikleri; 18.04.2016 tarihli Olay Yeri Tespit Tutanağının ve 21.04.2016 tarihli Olay Yeri İnceleme Raporunun dava dosyasında mevcut olduğu belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, sanık … müdafiinin diğer lehe hükümlerin uygulanması talebine ilişkin temyiz sebebi yönünden, sanık hakkında hükmedilen netice ceza miktarının 2 yıl 6 ay hapis cezası olduğu, 5237 sayılı Kanun’un 50. ve 51. maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevirme, erteleme ve 5271 sayılı Kanun’un 231/5. fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasında, sonuç ceza miktarı itibarıyla kanunî engel bulunduğu, takdirî indirim bakımından ise Mahkemece, “Sanığın sabıka kaydından gözlemlenen suç işleme eğilimi, kişiliği ve yargılama sürecinde pişmanlık gösterdiğine dair olumlu kanaate ulaşılamadığı göz önünde bulundurulduğunda hakkında tayin olunan cezadan 5237 sayılı Kanun’un 62. maddesi gereğince taktiren indirim yapılmasına yer olmadığına” şeklindeki gerekçenin yerinde, yeterli ve kanunî olduğu anlaşıldığından, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir. Ancak,
1. Etkin pişmanlığın soruşturma aşamasında gerçekleşmiş olduğu kabul edilmesine rağmen, 5237 sayılı Kanun’un 168/1. maddesi ile uygulama yapılması gerektiği ve anılan maddenin 2. fıkrasındaki indirim oranının üst sınırı olan 1/2 oranından daha fazla indirim yapılması gerektiği gözetilmeden sanıklar hakkında kurulan hükümlerde yazılı şekilde aynı Kanun’un 168/2. maddesi ile uygulama yapılarak 1/2 oranında indirim yapılması suretiyle fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.
2.Kabule göre de;
Sanık … hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı Kanun’un 142/2-g, 168/2. maddeleri uyarınca belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasından, aynı Kanun’un 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken cezanın 2 yıl 1 ay hapis cezası yerine, 1 yıl 13 ay hapis cezası olarak eksik tayin edilmesinde hukuka aykırılık görülmüştür.
KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Şanlıurfa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.06.2016 tarihli ve 2016/385 Esas, 2016/498 Karar sayılı kararına yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı açısından sanık …’in kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.