YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10826
KARAR NO : 2023/4448
KARAR TARİHİ : 14.09.2023
…
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/309 E., 2016/344 K.
…
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
Sanık hakkında kurulan hükmün, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, 23.03.2016 tarihli ve 2016/10321 Esas No.lu iddianamesiyle sanık hakkında şikâyetçinin İzmir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Merkezi’ndeki odasından cep telefonu çalması şeklindeki eylemi nedeniyle hırsızlık suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-a, 53 ve 58. maddelerinden cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.
2.İzmir 35. Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.06.2016 tarihli ve 2016/309 Esas, 2016/344 Karar sayılı kararı ile sanığın hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/1-a, 58 ve 53. maddeleri uyarınca 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebebi, hükmü temyiz etme talebine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığın suç tarihinde şikâyetçinin çalışmakta olduğu İzmir Valiliği Yatırım ve İzleme Koordinasyon Merkezi’ndeki odasına girerek masasının üzerinde bulunan cep telefonunu çaldığı ve zararı gidermediği anlaşılmakla; sanığa isnat edilen suçun yasal unsurlarının oluştuğu yolunda Yerel Mahkemece vicdani kanaat hasıl olduğundan cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. Şikâyetçinin aşamalarda beyanlarının alındığı tespit olunmuştur.
3. CD izleme tutanağı ve olay yakalama tutanağı dosya arasına alınmıştır.
IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
Ancak;
Sanığın, şikâyetçinin İzmir Valiliği Yatırım ve İzleme Koordinasyon Merkezi binası içerisinde bulunan odasından cep telefonunu çalması şeklinde gerçekleşen eyleminin olay tarihi itibarıyla 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfının belirlenmesinde yanılgıya düşülerek aynı Kanun’un 142/1-a maddesi uyarınca uygulama yapılmak suretiyle eksik ceza tayini, hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İzmir 35. Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.06.2016 tarihli ve 2016/309 Esas, 2016/344 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun
olarak, BOZULMASINA, 1412 sayılı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı açısından sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.