Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/10430 E. 2023/5944 K. 25.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10430
KARAR NO : 2023/5944
KARAR TARİHİ : 25.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/816 E., 2016/582 K.
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığının, 2014/13920 iddianame numaralı 24.11.2014 tarihli iddianamesinde 27.12.2013 tarihli … Elektrik Tespit Tutanağı ile sanığın ikametinde, “sayaç çıkış ucunu faz girişine takarak … elektrik kullandığından” bahisle karşılıksız yararlanma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 163/3, 53, 58. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. … 15. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.06.2016 tarihli ve 2014/816 Esas, 2016/582 Karar sayılı kararıyla sanığın karşılıksız yararlanma eyleminden 5237 sayılı Kanun’un 163/3, 168/5, 62, 53, 58. maddeleri gereğince 3 ay 10 … hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi, “sanığın suçsuz olduğuna, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine, kararın yasaya aykırı olduğuna” ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Dosya kapsamına göre 27.12.2013 tarihli … Elektrik Tespit Tutanağı ile sanığın ikametinde, “sayaç çıkış ucunu faz girişine takarak tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde elektrik tükettiği” tespit edilerek, kovuşturma aşamasında mahkemece atanan bilirkişi tarafından hesaplanan 133,01 TL olan … elektrik tüketim bedelini ödeyen sanığın ( sanık dosyaya 200,00 TL ödemede bulunmuştur) Yerel Mahkemece 5237 sayılı Kanun’un 168/5 maddesindeki etkin pişmanlık hükümleri uygulanarak karşılıksız yaralanma suçundan, cezalandırılmasına karar verildiği tespit edilmiştir.
2.Sanığın savunmaları, 27.12.2013 tarihli … Elektrik Tespit Tutanağı, tanıklar N.K ile T.F’nin beyanları dosya içerisinde mevcuttur.
IV. GEREKÇE
27.12.2013 tarihli tutanak ile sanığın ikametinde, sayaç çıkış ucunu faz girişine takarak tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde elektrik tükettiği tespit edilerek karşılıksız yararlanma suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, 05.07.2012 tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından, 6352 sayılı Kanun’un 84. maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 168. maddesine eklenen 5. fıkra uyarınca, zararın soruşturma tamamlanmadan önce tazmin edilmesi halinde kamu davası açılamayacağı, başka bir anlatımla zararın giderilmemesinin dava şartı olduğu dikkate alındığında, soruşturma aşamasında şüpheliye, belirlenen zarar miktarını kamu davası açılmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde hakkında dava açılmayacağı da hatırlatılarak usulünce bildirimde bulunulup, makul bir süre tanınması ve soruşturma aşamasında zararın tamamen tazmini halinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi, tamamen tazmin edilmemesi halinde ise dava açılması gerekmektedir. Ancak anılan şekilde soruşturma aşamasında kurum zararı bilirkişiye tespit ettirilmeden ve tespit ettirilse dahi usulünce bildirimde bulunulmadan sanık hakkında dava açılması halinde sanık kovuşturma aşamasında zararı tamamen giderirse, zarar soruşturma aşamasında giderilmiş gibi, 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereğince kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi, ayrıca sanığın 5237 sayılı Kanun’un 168. maddesinin 5. fıkrası hükmünden kaç kez yararlandığının denetimi açısından verilecek kararın 6352 sayılı Kanun’un 103. maddesi ile 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 6. maddesine eklenen 2. fıkra uyarınca adlî sicilde bunlara mahsus sisteme kaydının sağlanması gerekir.
Somut olayda; soruşturma aşamasında sanığa yukarıda anlatılan şekilde zararı soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin etmesi durumunda hakkında kamu davası açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmadığı, ilk derece mahkemesince kovuşturma aşamasında aldırılan 07.03.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre katılan kurumun zararının 133,01 TL olduğunun belirtildiği, sanığın ise zararı kovuşturma aşamasında ödediğinin (200,00 TL ödenmiştir) anlaşılması karşısında, sanık hakkında, 6352 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 168/5 ve 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi uyarınca kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
22.06.2016 tarihli ve 2014/816 Esas., 2016/582 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322/1. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı Kanun’un 168/5 ve 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddeleri uyarınca Tebliğname’ye aykırı olarak DÜŞÜRÜLMESİNE, karar kesinleştiğinde bir suretinin Adli Sicil Kanunu’nun 6/2. maddesi uyarınca mahsus siciline kaydı için Adalet Bakanlığı Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne yerel mahkemesince gönderilmesine, dava dosyasının Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.