Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/10302 E. 2023/4436 K. 13.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10302
KARAR NO : 2023/4436
KARAR TARİHİ : 13.09.2023


MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/883 E., 2016/889 K.

SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında hırsızlık suçu yönünden kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi uyarınca temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi uyarınca temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Çubuk Cumhuriyet Başsavcılığının, 01.12.2014 tarih ve 2014/522 Esas numaralı iddianamesiyle sanık hakkında Esenboğa havaalanında X-ray cihazından geçerken şeffaf kutu içerisinde bulunan şikâyetçi …’a ait cüzdanı çalması nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-c ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.
2.Çubuk Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.06.2016 tarihli ve 2014/883 Esas, 2016/889 Karar sayılı kararı ile sanığın hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 142/1-c ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteminin; hükme esas alınan kamera görüntülerinin net olmadığı, sanık üzerine atılı suçlamaların şüpheden ibaret olduğu, kamera görüntüleri üzerinde teknik inceleme yapılması gerekirken mahkemece uzmanlık gerektiren bu konuda değerlendirme yapılmasının usûl ve yasaya aykırı olduğu, 5237 sayılı Kanun’un 142/1. maddesinde öngörülen cezanın alt sınırı 2 yıl olmasına rağmen mahkemece suç tarihinden sonraki değişiklik dikkate alınarak yasaya aykırı şekilde alt sınır olarak 3 yıl esas alınarak hüküm kurulduğu, sanığın eyleminin aynı Kanun’un 160. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu, sanığın atılı suçu işlemediği hususlarına dair olduğu tespit edilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığın, şikâyetçiye ait olan cüzdanı havaalanında bulunan X-ray cihazından çaldığı kabul edilerek atılı suçtan mahkûmiyetine karar verildiği,
2.Dosya içerisinde mevcut 03.10.2013 tarihli görüntü izleme tutanağında “…… … isimli şahsın arındırılmış X-ray cihazından geçiş yaptığı esnada küçük şeffaf kutu içerisinde koyu renkli içeriği belli olmayan nesneyi aldığı görülen … bayanın x-ray kontrol cihazından kendisine ait eşyalarını aldığı ve bu sırada kendisine ait eşyayla birlikte küçük kutu içerisinde koyu renkli içeriği belli olmayan nesneyi sağ eli ile kutu içerisinden alarak sol eline verdiği, daha sonra sol elinde bulunan çantası ile birlikte elinde görünür vaziyette koyu renkli nesneyi alarak … kontrol noktasından ayrıldığı görülmüş…” şeklinde ifadelerin yer aldığı,
3.Sanığın aşamalarda alınan savunmalarında, üzerine atılı suçu işlediğini kabul etmediği, cihazdaki kutudan aldığı görülen siyah eşyanın kendisine ait telefon kılıfı olduğunu ifade ettiği ve bu siyah renkli küçük fermuarlı kılıfı duruşmaya getirerek dosyaya sunduğu,
4.Dosya arasındaki olay anına dair görüntülerin bulunduğu belirtilen CD’nin hasarlı olduğu ve görüntülerin izlenemediği,
5. Suça konu cüzdanın ise herhangi bir şekilde ele geçirilemediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
A.Sanığın aşamalarda suçlamaları ısrarlı bir şekilde reddetmesi ve görüntü izleme tutanağında da sanığın aldığı nesnenin cihaza şikâyetçi tarafından konulan cüzdan olup olmadığının net olarak tespit edilememesi karşısında, anılan CD üzerinde görüntülerin yakınlaştırılıp iyileştirilmesi suretiyle yeniden

uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak görüntülerin denetime olanak sağlayacak şekilde dosya arasına alınması ve suça konu görüntülerle ilgili uzman bilirkişiden “sanığın cihazdan sadece kendi koyduğu eşyaları mı yoksa bunun haricinde kendi koymadığı eşyaları da alıp almadığı ve sanığın aldığı iddia edilen siyah renkli nesnenin şikâyetçi tarafından cihaza konulan cüzdan olup olmadığı” hususu ayrıntılı ve silsile hâlinde ekran görüntüleriyle birlikte incelenerek bu hususta nitelikli rapor hazırlanmasının istenmesi ve sanığın hukukî durumunun buna göre takdir ve tayini gerekirken, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
B.Kabule göre de;
Sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edildiği belirtilmediği hâlde, suç tarihi itibarıyla 5237 sayılı Kanun’un 142/1-c maddesinde öngörülen hapis cezasının alt sınırının 2 yıl olduğu gözetilmeden 3 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Çubuk 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.06.2016 tarihli ve 2014/883 E., 2016/889 K. sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak BOZULMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.09.2023 tarihinde karar verildi.