Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/10194 E. 2023/4447 K. 14.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10194
KARAR NO : 2023/4447
KARAR TARİHİ : 14.09.2023


MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/523 E., 2016/190 K.

SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlâli
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Dörtyol Cumhuriyet Başsavcılığının, 13.03.2015 tarihli ve 2015/538 Esas No.lu iddianamesiyle sanık hakkında şikâyetçiye ait motosikleti ikametinin altındaki merdiven boşluğundan çalması şeklinde gerçekleşen eylemi nedeniyle, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçlarından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h, 116/1, 116/4. maddelerinden cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.
2.Dörtyol 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 05.02.2016 tarihli ve 2015/523 Esas, 2016/190 Karar sayılı kararı ile sanığın, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçlarından 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 143, 62, 116/4, 62 ve 53. maddeleri uyarınca sırasıyla 5 yıl 15 ay ve 10 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi, sanığın suçu zorunluluk hâlinde işlediği, sanık hakkında lehine hükümlerin uygulanmadığı ve re’sen dikkate alınacak sebeplere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.Şikâyetçinin motosikletini 18.02.2015 tarihinde kilitlemeden ikametinin altındaki merdiven boşluğuna bıraktığı, 21.02.2015 tarihinde motosikletin yerinde olmadığını anladığı, yapılan soruşturma kapsamında motosikletin sanık tarafından O.H.’ye satıldığı tespit edilip şikâyetçinin motosikletinin bulunduğu, sanığın alınan beyanında paraya ihtiyacı olduğu için olay günü gece saat 00:00 sıralarında hırsızlık yaptığını beyan ettiği anlaşılmış olmakla, sanığın atılı suçları işlediği kabul edilerek mahkemece mahkûmiyetine karar verilmiştir.
2.Sanığın suçlamayı ikrar ettiği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun’un 62. maddesi gereğince indirim yapılırken sonuç cezanın 6 yıl 3 ay yerine, 5 yıl 15 ay hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde netice olarak belirlenen ceza miktarının 5 yıl 15 ay hapis cezası olduğu, 5237 sayılı Kanun’un 51. maddesi uyarınca erteleme, 5271 sayılı Kanun’un 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanmasına sonuç ceza miktarı itibarıyla olanak bulunmadığı, konut dokunulmazlığının ihlâli suçunda ise, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 50 ve 51. maddesinin, 5271 sayılı Kanun’un ise 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına dayanak olan mahkeme gerekçesinin yerinde, yeterli ve kanunî olduğu anlaşılmakla, kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamış, sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 147. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine ilişkin temyiz sebebi yönünden ise, zorunluluk hâlini düzenleyen aynı Kanun’un 147. maddesinin gerekçesinden, hırsızlık suçunun ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için işlenmesi hâlinde anılan maddenin uygulanabileceği anlaşılıp, olayın oluş şekline göre sanığın eylemi zorunluluk kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, kurulan hükümde bu husus yönünden de hukuka aykırılık bulunmamış, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasıfları ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Dörtyol 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 05.02.2016 tarihli ve 2015/523 Esas, 2016/190 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz itirazının reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, ONANMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.