YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10171
KARAR NO : 2023/4309
KARAR TARİHİ : 12.09.2023
…
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/762 E., 2016/478 K.
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usûlü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, 29.09.2015 tarihli ve 2015/30290 Esas No’lu iddianamesi ile sanık hakkında iş yerinde abonesiz olarak direkt bağlantı ile elektrik kullanmak suretiyle katılana yönelik karşılıksız yararlanma suçunu işlediği iddiası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 163/3, 53/1 ve 58. maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. İzmir 27. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.06.2016 tarihli ve 2015/762 Esas, 2016/478 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223/2-e maddesi uyarınca beraat kararı verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz isteği, mahkemece yapılan keşif sonrasında “Aboneliği üzerine almamaktan ve başka bir aboneden elekrik kullanımından dolayı usûlsüz kullanım söz konusudur” şeklinde tespit yapılmış ise de, katılan şirket elemanları tarafından düzenlenen 24.03.2015 tarihli tutanakta “Direkt kullanım görüldü” şeklinde belirleme yapıldığına, sanığın savunmasında olay tarihinden 3 ay önce iş yerini kiraladığını ve komşusuna aylık 50,00 TL elektrik parası verdiğini beyan ettiği, oysa elektrik paralarının komşulara değil dağıtım şirketlerine ödendiğine, sanığın savunması ile tutanaktaki direkt kullanım tespitindeki çelişki giderilmeden verilen beraat kararının usûl ve yasaya uygun olmadığına ve re’sen dikkate alınacak nedenlere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de; dosya kapsamında yer alan kaçak tespit tutanak içeriği, sanığın savunması, toplanan deliller, olay mahallinde yapılan keşif ve itibar edilen bilirkişi raporuna göre, sanığın somut olayda kaçak elektrik kullanımı olmayıp, aboneliği üzerine almamaktan dolayı ve başka bir aboneden elektrik kullanımından dolayı usûlsüz kullanımın söz konusu olduğu, elektrik faturalarıyla kurulu güç bakımından ve sayacın işleyişi bakımından ciddi bir farklılık tespit edilmediği gibi, sanığın aşamalardaki savunmasının aksine de kaçak elektrik kullanma kastıyla hareket ettiğine dair somut, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, şüphe oluştuğu, şüphenin de sanık lehine yorumlanması gerektiği kanaati ile sanığın üzerine atılı karşılıksız yararlanma suçunu işlediği sabit olmadığından Yerel Mahkemece beraatine karar verilmiştir.
Sanık üzerine atılı suçlamayı kabul etmemiştir. 24.03.2015 tarihli Kaçak/Usûlsüz Elektrik Tespit Tutanağı, 10.04.2016 tarihli Bilirkişi Raporu dava dosyasında mevcuttur.
IV. GEREKÇE
Olay mahallinde yapılan keşifler sonucu tanzim edilen bilirkişi raporu ile sanığın dağıtım sistemine, sayaçlara, ölçü sistemine ya da yapı bina giriş noktasından sayaca kadar olan tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi vb. şartların oluşmadığı; tesisata aykırı bir durumun tespit edilmediği, üstelik sayaç 15.12.2015 tarihinde -keşiften önce- değiştirildiğinden, bu durumun keşif yapıldığı tarihten daha önceki durumu görmeye engel olduğu, bu nedenlerle kaçak elektrik kullanımı olmadığı, somut olayda kaçak elektrik kullanımı olmayıp aboneliği üzerine almamaktan dolayı ve başka bir aboneden elektrik kullanımından dolayı usûlsüz kullanımın söz konusu olduğu belirlendiğinden sanık hakkında kurulan hükümde herhangi bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonucuna uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin de reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İzmir 27. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.06.2016 tarihli ve 2015/762 Esas, 2016/478 Karar sayılı kararında katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak ONANMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.