Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2021/10163 E. 2023/4854 K. 26.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10163
KARAR NO : 2023/4854
KARAR TARİHİ : 26.09.2023


MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/307 E., 2016/53 K.

SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Burhaniye Cumhuriyet Başsavcılığının, 01.04.2015 tarihli ve 2015/496 Esas No’lu iddianamesi ile suça sürüklenen çocuk hakkında katılanın ikametinden … marka laptop ile … marka beyaz renkli cep telefonu, tablet, bayan çantası içerisinde bulunan kırmızı taşlı gümüş bayan yüzüğü ile 100,00 TL para çalması şeklindeki eylemi nedeniyle hırsızlık suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h ve 31/3. maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Burhaniye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.01.2016 tarihli ve 2015/307 Esas, 2016/53 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuğun hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/2-h, 31/3, 62 ve 51. maddeleri uyarınca 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve cezasının ertelenmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteği, suça sürüklenen çocuk hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine, müvekkilinin atılı suçu işlediğine dair, somut, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığına, suça sürüklenen çocuğun lehine yasa maddeleri uygulanması gerektiğine, suçun işlendiği kabul edilse bile nitelikli hırsızlık değil basit hırsızlık olabileceğine, ayrıca 5237 sayılı Kanun’un 168. madde hükmünün uygulanması gerektiğine, çünkü şikâyetçinin zararının karşılandığına, lehe olan tüm yasa maddelerinin uygulanması gerektiğine ve re’sen dikkate alınacak nedenlere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Suç tarihinde katılan … ‘ın saat 13.00 sırasında evinin kapı ve pencerelerini kapatıp kilitleyerek çıktığı saat 16.00 sıralarında evine döndüğü, daha sonra … marka laptop ile … marka beyaz renkli cep telefonu, … marka tablet, çantası içerisinde bulunan kırmızı taşlı gümüş yüzük ile 100,00 TL parasının çalındığını fark ettiği ve bunun üzerine şikâyetçi olduğu, sivil polislerin tanık E.E.’ye mahallede bir hırsızlık olduğunu, kim yapmış ise bunu teslim etmeleri gerektiğini mahalledeki kişilere söylemesini istedikleri, bunun üzerine tanığın mahalleden tanıdığı suça sürüklenen çocuk …’a, …’ın ablası temyiz dışı sanık …’ya ve hakkında beraat kararı verilen suça sürüklenen çocuk …’ye polislerin söylediklerini ilettiği, o anda hırsızlığı kimin yaptığı hususunda herhangi bir şey söylemedikleri, ancak yaklaşık iki gün sonra sanık …’nın katılandan çalınmış olan diz üstü bilgisayarı öz oğlu …’nın ara sokakta yol kenarında poşet içerisinde bulduğunu söyleyerek polis merkez amirliğine teslim ettiği, her ne kadar sanık … suçlamaları reddetmiş ise de HTS kayıtlarının incelenmesinde suça konu cep telefonunun suç tarihinden itibaren sanık …’nın kullanımında olan ve sanık … adına kayıtlı ancak suça sürüklenen çocuk …’ın kullanımda bulunan hatlar ile kullanıldığı; ayrıca …’nın alınan beyanında kardeşi…’ın hırsızlık yaptığını belirtmesi, kardeşi için suç isnadında bulunmasını gerektirir bir durumun mevcut olmadığı, suça sürüklenen çocuğun savunmalarının suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik olduğu kanaati ile Yerel Mahkemece mahkûmiyetine hükmedilmiştir.
Suça sürüklenen çocuk üzerine atılı suçlamayı inkâr etmiştir. 20.01.2015 tarihli Olay Yeri İnceleme Raporu ve Olay Yeri Basit Krokisi, suça konu telefona ait HTS kayıtları dava dosyasında mevcuttur.

IV. GEREKÇE
1.Dosya kapsamında yer alan suça konu cep telefonuna ait iletişimin tespiti kayıtlarına göre, suça konu telefonun olay tarihinden itibaren suça sürüklenen çocuğun ablası temyiz dışı sanık …’nın kullanımındaki hat ile, olaydan iki gün sonra da suça sürüklenen çocuk kullanımındaki hat ile kullanıldığının belirlendiği, suça konu laptopun temyiz dışı sanık … tarafından karakola teslim edildiği ve …’nın savcılık sorgusunda ‘laptopun kardeşi suça sürüklenen çocuk … ve arkadaşı tarafından çalındığını duyduğunu’ belirttiği, kardeşine suç isnadında bulunmasını gerektiren bir durum bulunduğuna dair dosya kapsamında herhangi bir bilgi bulunmadığı, suça sürüklenen çocuğun da ablası … adına kayıtlı hattın kendisi tarafından kullanıldığını kabul ettiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuğun mahkûmiyetine hükmedilmesinde; suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen cezada 5237 sayılı Kanun’un 62. maddesi gereği indirim yapıldığı ve aynı Kanun’un 51. maddesi gereği cezanın ertelenmesine karar verildiği, hükmedilen netice ceza miktarının 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası olması nedeniyle diğer lehe hükümlerden aynı Kanun’un 50. maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevirme ve 5271 sayılı Kanun’un 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulamalarına sonuç ceza miktarı itibarıyla kanunî engel bulunduğundan karar verilmemesinde; dosya kapsamına göre katılanın zararının karşılanmamış olduğu anlaşıldığından suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümde etkin pişmanlık hükümleri uyarınca indirim yapılmamasında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Burhaniye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.01.2016 tarihli ve 2015/307 Esas, 2016/53 Karar sayılı kararında suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak ONANMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.