Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2020/5121 E. 2021/4547 K. 08.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/5121
KARAR NO : 2021/4547
KARAR TARİHİ : 08.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin sanığın 5237 sayılı TCK’nın 142/1-e maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiğine yönelik lehe olduğu ve sanık hakkında mahkemenin 04/12/2014 tarih ve 2014/747 esas, 2014/657 sayılı kararı ile hırsızlık suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın kesinleştiği 21/01/2015 tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresi içerisinde 09/04/2015 tarihinde işlediği 5237 sayılı TCK’nın 141/1. maddesinde yazılı hırsızlık suçu nedeniyle bildirim yapılan Konya 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 29/05/2015 tarih 2015/332 Esas ve 2015/426 Karar sayılı 03/07/2015 kesinleşme tarihli mahkumiyetine konu suçun CMK’nın 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrası suçun uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmış ise de, sanığın güncel adli sicil kaydına bakıldığında 5 yıllık denetim süresi içerisinde 29/09/2015 tarihinde işlediği 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h maddesinde düzenlenen hırsızlık suçundan Konya 18. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 29/09/2015 tarih 2015/294 Esas 2015/634 Karar sayılı ilamının bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Şikayetçi soruşturma aşamasında elektrikli bisikletinin direksiyon kilidi ve teker kilidi olduğunu kovuşturma aşamasında ise sadece direksiyon kilidinin olduğunu belirtmiş ise de; soruşturma aşamasında haricen kilit takmadığını belirtmesi ve dosya kapsamından sanığın şikayetçinin kapalı ve etrafı çevrili olmayan açık Real AVM’deki otoparkta bulunan bisiklet park alanına sabit bir yere kilitlenmeden direksiyon kilidiyle kilitlenerek parkedilmiş elektrikli bisikleti çaldığının anlaşılması karşısında; şikayetçinin beyanları arasındaki çelişkinin giderilmesi gerektiği yönündeki tebliğnamenin bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
a-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 21/05/2020 gün ve 2019/632 – 2020/212 sayılı kararında da belirtildiği üzere sanığın açığa bırakılmakla birlikte sabit bir yere kilitlenmeden direksiyon (boyun) kilidiyle kilitlenerek açık otoparkta bisiklet park alanına park edilmiş elektrikli bisikleti çalması şeklindeki eyleminin; 5237 sayılı TCK’nın 142/1-e maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, suçun hukuki nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek aynı Kanun’un 142/2-h maddesi ile hüküm kurulmak suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
b- Suça konu elektrikli bisikletin park edildiği Real AVM Güvenlik kameralarının izlenmesinde suça konu elektrikli bisikletin ekiplerce de daha önceden tanınan sanık tarafından çalındığının görüldüğü ve ertesi gün devriye görevini yapan ekiplerce sanığın suça konu elektrikli bisikletle seyir halinde iken şüphe üzerine durdurulduğu ve elektrikli bisikletin şase numarası ile yapılan sorgusunda polis merkezine müracatta bulunan şikayetçiye ait olduğunun tespit edilmesi ile şikayetçiye teslim edildiği olayda; sanık tarafından gerçekleştirilmiş rızai bir iade veya tazminin mümkün olmaması nedeniyle, sanık hakkında koşulları bulunmayan 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi ,
Bozmayı gerektirmiş sanığın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 08/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.