Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2020/3989 E. 2020/16123 K. 23.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/3989
KARAR NO : 2020/16123
KARAR TARİHİ : 23.12.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının hırsızlık suçu yönünden uygulanmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak,
1- Katılanın soruşturma aşamasındaki beyanında, olay günü saat 03.00 sıralarında iş yerini kapattığını, ayı gün saat 07.30 sıralarında iş yerine geldiğinde kasada bulunan 12,50 TL ve veresiye defterinin yerinde olmadığını anladığını belirttiği, suç tarihinde yaz saati uygulaması da dikkate alınarak UYAP’tan alınan çizelgeye göre gece vaktinin saat 04.56’da bittiğinin anlaşılması karşısında; eylemin işlendiği saatin kesin olarak bilinmemesi nedeniyle kuşkudan sanık yararlanır ilkesi gereğince, eylemin gündüz gerçekleştirildiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında hükmolunan cezada 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesi gereğince artırım yapılması ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan ise aynı Kanunun 116/4. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
2- Somut olayda, katılanın mahkemedeki beyanında, çalınan 12,50 TL ile çalınan veresiye defterindeki borç ile birlikte toplam zararının 132,50 TL olduğunu belirtmesi ancak boş defter yapraklarının maddi değerinin olmadığının anlaşılması ve hırsızlık konusu maddi değerinin 12.50 TL. olması karşısında, sanık hakkında, tayin edilen cezadan 5237 sayılı TCK’nın 145. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h maddesi yerine 142/1-h olarak yazılması,
4- Sanığın 11.11.2015 tarihli duruşmadaki “lehe olan yasa maddelerinin uygulanmasına” ilişkin talebi, sanık hakkında hükmolunan kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesinin uygulanmasını da kapsadığı halde, sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi,
5- İş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümde ve gerekçeli karar başlığında suç adının da “iş yeri dokunulmazlığını bozma” yerine “konut dokunulmazlığını bozma” olarak yazılması,
6- Kabule göre de;
Sanık hakkında TCK’nın 142/2-h ve 143. Maddeleri gereğince hükmolunan 7 yıl 6 ay hapis cezasından aynı Kanun’un 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak 6 yıl 3 ay yerine 5 yıl 15 gün hapis cezasına hükmolunması suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı kısmen istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 23/12/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.