Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2020/31023 E. 2021/4895 K. 09.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/31023
KARAR NO : 2021/4895
KARAR TARİHİ : 09.03.2021

Hırsızlık suçundan sanık …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h ve 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Büyükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/01/2020 tarihli ve 2019/384 esas, 2020/47 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 13/10/2020 gün ve 7866-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/10/2020 gün ve 2020/91450 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Nitelikli hırsızlık suçundan sanık …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h ve 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Büyükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/01/2020 tarihli ve 2019/384 Esas, 2020/47 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanığın 18/02/2019 tarihinde gerçekleştirdiği eyleminden dolayı Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 18/07/2019 tarihli ve 2019/13445 soruşturma, 2019/6434 esas, 2019/5950 sayılı iddianame üzerine yapılan yargılama neticesinde sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçundan Büyükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/384 esas, 2020/47 sayılı dosyasında mahkumiyet kararı verildiği, ancak sanığın yargılamaya konu eylemi hakkında daha önceden Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 22/03/2019 tarihli ve 2019/12253 soruşturma, 2019/2957 esas, 2019/2758 sayılı sayılı iddianame ile açılan dava üzerine yapılan yargılama neticesinde Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/01/2020 tarihli ve 2019/166 esas, 2020/21 sayılı kararı ile mahkumiyetine karar verildiği anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/7. maddesinde yer alan, “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.” şeklindeki düzenleme gereğince mükerrer açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/7. maddesinde “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.” hükmünün yer aldığı, somut olayda, sanığın müştekinin mağazada dolaşırken cebinde bulunan cep telefonunu çalması eylemi nedeniyle Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/01/2020 tarihli ve 2019/166 Esas, 2020/21 sayılı kararı ile mahkûmiyetine hükmedilmesine rağmen, Büyükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/01/2020 tarihli ve 2019/384 esas, 2020/47 sayılı kararı ile mahkûmiyetine hükmedilerek, sanık hakkında aynı eylem sebebiyle açılan mükerrer davanın, 5271 sayılı Kanun’un 223/7. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (BÜYÜKÇEKMECE) 16. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 21.01.2020 tarihli, 2019/384 Esas ve 2020/47 Karar sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle; açılan kamu davasının, CMK’nın 223/7. maddesi uyarınca DAVANIN REDDİNE, tayin olunan cezanın çektirilmemesine, 09/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.