Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2020/27497 E. 2021/2991 K. 16.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/27497
KARAR NO : 2021/2991
KARAR TARİHİ : 16.02.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Muhafaza görevinin kötüye kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık …’a ait … plakalı araca katılan …Ş. tarafından rehin koydurulmasını müteakip, sanığın aracın parçalarını sökmesi şeklinde gerçekleşen olayda, sanık hakkında Antalya 1.İcra Ceza Mahkemesinin 2014/54 Esas ve 2014/401 Karar sayılı dosyasıyla İcra İflas Kanununun 331/a maddesi uyarınca alacaklıyı zarara uğratmak kastı ile mevcudu eksiltme suçundan ceza verildiği, dosyanın temyiz incelemesinde Yargıtay 19.Ceza Dairesi tarafından 22/03/2018 tarihinde 2015/26928 Esas ve 2018/3261 Karar sayılı ilamıyla eylemin uzlaşma kapsamına alınması ve temel cezanın haksız yere üst sınırdan belirlenmesi sebepleriyle bozma kararı verildiği, dosyamızla irtibatlı bulunan anılan mahkeme kararının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, kesinleşmiş ise denetime olanak vermesi bakımından getirtilip dosya içerisine konularak, kesinleşmemiş ise bu dosya ile birleştirilerek sanığın hukuki durumunun buna göre tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre;
1)24.10.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 24. maddesi ile düzenlenen 5271 sayılı CMK’nin 251/1. maddesindeki “Basit Yargılama Usulü”nün uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle 5271 sayılı CMK’na eklenen geçici 5/1-d maddesi ile “01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz” şeklinde sınırlama getirilmiş ise de;
Hükümden sonra, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli iptal kararı ile yukarıda anılan geçici madde 5/1-d’de yer alan hükme bağlanmış ibaresinin aynı
bentte yer alan, “Basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
CMK’nın 251/3. maddesinde “Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir” şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurmaya elverişli olması nedeniyle, temyize konu ve CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren, TCK’nın 289/1. maddesinde düzenlenen muhafaza görevini kötüye kullanma suçu yönünden, aynı Kanun’un 7. ve CMK’nın 251. maddeleri uyarınca yeniden değerlendirilme yapılmasında zorunluluk bulunması,
2)Sanık hakkında muhafaza görevinin kötüye kullanılması suçu bakımından hüküm kurulurken hapis cezası alt sınırdan tayin edilmesine rağmen adli para cezası bakımından teşdit uygulanarak 90 gün adli para cezasına hükmedilmek sureti ile fazla ceza tayini,
3)Haciz konusu aracın sanığın yetkilisi olduğu Hakan Hayvancılık Ltd.Şti üzerine kayıtlı olduğu anlaşılmakla sanık hakkında TCK’nın 289/1-son maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
4)Sanık hakkında tayin olunan sonuç cezanın adli para cezasına çevrilmesi sırasında yalnızca “asgari hadden uzaklaşılmak suretiyle” şeklindeki belirleme ile gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının gün karşılığının 50 TL üzerinden paraya çevrilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı kısmen istem gibi BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından yeniden hüküm kurulurken sanık hakkında 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 16/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.