Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2020/23797 E. 2021/13558 K. 29.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/23797
KARAR NO : 2021/13558
KARAR TARİHİ : 29.06.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Mala zarar verme, taksirle yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1)Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan beraat hükmünün vekalet ücretiyle sınırlı yapılan temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.02.2013 tarih ve 2011/5.MD-137 Esas-2013/58 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere aynı davada yargılandığı bir suçtan beraat eden, diğer suçtan ise mahkum olan sanık hakkında, müdafii tarafından sunulan avukatlık hizmetinin bölünmesi mümkün olmadığından, beraat ettiği suç açısından vekalet ücretine hükmedilmesine gerek olmadığının anlaşılması karşısında, müştekiler … ve … yönünden beraat kararları verilen konut dokunulmazlığını bozma ve müşteki … yönünden düşme kararı verilen hırsızlık suçları bakımından sanık lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
2)Sanık hakkında taksirle yaralama suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
24.10.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 24. maddesi ile düzenlenen 5271 sayılı CMK’nın 251. maddesindeki “Basit Yargılama Usulü”nün uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle 5271 sayılı CMK’na eklenen geçici 5/1-d maddesi ile “01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz” şeklinde sınırlama getirilmiş ise de;
Hükümden sonra, 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas, 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile yukarıda anılan geçici madde 5/1-d’ de yer alan “Kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin, bilahare 16.03.2021 tarihli ve 31425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı iptal kararı ile de yukarıda anılan geçici madde 5/1-d’de yer alan ‘‘Hükme bağlanmış’’ ibaresinin aynı bentte yer alan, “Basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
CMK’nın 251/3. maddesinde “Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir” şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurmaya elverişli olması nedeniyle, temyize konu ve CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren, TCK’nın 89/1. maddesinde düzenlenen taksirle yaralama suçu yönünden, aynı Kanun’un 7. ve CMK’nın 251. maddeleri uyarınca yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 29.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.