Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2020/22524 E. 2021/3796 K. 24.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/22524
KARAR NO : 2021/3796
KARAR TARİHİ : 24.02.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre sanık … ve suça sürüklenen çocuk …’in sair temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03/04/2018 tarih, 2014/851 Esas ve 2018/144 Karar sayılı kararı uyarınca aynı yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 15/11/2018 Tarih 2018/339 Esas ve 2018/536 Karar sayılı kararı uyarınca farklı yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan, asıl mahkemesince yapılan sorgusu sırasında duruşmadan bağışık tutulma isteğinde bulunmayan sanığın Cumhuriyet Savcısının esas hakkındaki görüşünü bildirdiği ve hükmün açıklandığı son oturumda hazır bulundurulmayıp yokluğunda yargılama yapılarak mahkumiyetine karar verilmesi savunma hakkının sınırlandırılması niteliğinde olduğu şeklindeki kararları uyarınca başka suçtan Mersin E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olan ve duruşmalardan vareste tutulmaya dair bir talebi de bulunmayan sanık …’nın, kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 196. maddesine aykırı davranılması,
2-Görgü tespit tutanağına göre vidanın sökülmesi suretiyle mazotun boşaltılmış olduğunun, olay yeri inceleme raporunda mazot depo kilidinin üzerinde olduğunun, kilitde zorlama olmadığının belirtildiği,suça sürüklenen çocuk …’in Cumhuriyet Savcısı huzurunda alınan ifadesinde suçun işlendiği deponun kapağının kilitli olduğunu deponun alttan somununu çıkararak mazotu aldığını, mazot deposunun kapağının kırık veya el ile açılabilecek nitellikte olmadığını,yine suça sürüklenen çocuk …’in savunmasında ise suça konu depoyu yanındaki civata anahtarı ile alttaki civatayı açtığını mazotun dökülmeye başladığını ifade ettiği, sanık …’nın Cumhuriyet Savcısı huzurunda alınan ifadesinde ise kamyonun depo kısmındaki tapayı çıkartarak yakıtın alındığını beyan ettiği olayda tüm ifade ve tespitler birlikte değerlendirilmek suretiyle ,suç vasfının 5237 sayılı TCK’nun 142/2-h veya 142/1-e maddelerinden hangisine uyduğunun tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler verilmesi,
3-Sanık …’ın ve diğer sanık ile suça sürüklenen çocuk …’in beyanlarında bahsi geçen ….’in tanık sıfatıyla dinlenerek sanık …’ın savunmasının doğruluğu açısından bilgisine başvurulması gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile sanık …’ın mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
4-Fotokopi niteliğinde olan, sanıklar ve suça sürüklenen çocukların parmak izlerinin tespit edildiği ekspertiz raporunun ve sanık …’ın parmak izi ve fotoğraf kayıt formunun aslı veya onaylı suretinin temin edilmesi ayrıca fotokopi niteliğinde olan ekspertiz raporu ile parmak izi ve fotoğraf kayıt formu arasındaki sanık …’ın anne – baba adı, nüfusa kayıtlı olduğu yer bilgileri konusunda meydana gelen çelişkilerin giderilmesi gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hükümler kurulması ,
5-Sanıklar … ve … hakkında ne suretle 5237 Sayılı TCK’nun 43. maddesinin uygulandığı açıklanmadan hüküm kısmında belirtilmesi, ayrıca adı geçen sanıkların geceleyin suç işlediği belirtilmesine rağmen 5237 sayılı TCK’nun 143.maddesinin uygulandığının belirtilmemesi,
6-Sanıklar … ve … hakkında kurulan hükümlerde sevk maddesinin ne olduğu açıklığa kavuşturulmadan 142/2 şeklinde belirtilmek suretiyle uygulama yapılması,
7-Sanıklar ve suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nun 168.maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümleri uygulanırken uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nun 168/2 maddesi yerine aynı Yasa’nın 168/1 maddesi gösterilmesi,
8-Sanıklar … ve … hakkında kurulan hükümlerde T.C. Anayasa Mahkemesinin, 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK’nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
9-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan belirlenen sonuç 2 yıl 1 ay hapis cezasının 5237 sayılı TCK’nun 51.maddesi gereğince ertelenmesine karar verildiği ancak 5237 sayılı TCK’nun 51/3. maddesi gereğince ertelenen ceza bakımından belirlenen denetim süresinin alt sınırının mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağı gözetilmeyerek, en az 2 yıl 1 ay denetim süresi belirlenmesi gerektiği gözetilmeden 1 yıl denetim süresi belirlenmek suretiyle 5237 sayılı TCK’nun 51/3. maddesine aykırı davranılması,
10-5271 sayılı CMK’nun 324. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında yargılama giderlerinin neleri kapsayacağının, kimin tarafından belirleneceğinin, kime ve nasıl yükletileceğinin düzenlendiği, buna göre iştirak halinde her bir sanığın sebebiyet verdiği yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise paylarına düşen oranın belirlenerek karar verilmesi gerekirken yargılama giderlerinin ne şekilde tahsil edileceğinin belirtilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 326/2. maddesine aykırı davranılması,
11-Sanık … hakkında 5237 sayılı TCK’nun 58. maddesi uygulanırken tekerrüre esas alınan ilam doğru olarak belirtilmesine rağmen tekerrüre esas alınan ilamın infaz tarihi belirtilirken 28.12.2013 tarihi yerine kesinleşme tarihinin belirtilmesi ve kesinleşme tarihinin yılının tereddüte mahal bırakacak şekilde hüküm kısmında belirtilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar …, … ve suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan sebeplerden dolayı tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 24/02/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.