Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2020/20675 E. 2021/4050 K. 02.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/20675
KARAR NO : 2021/4050
KARAR TARİHİ : 02.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;
1-Sanık hakkında mahkemenin 23/12/2008 tarih ve 2008/101 Esas, 2008/388 Karar sayılı mahkumiyet kararı ile hırsızlık suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına kararı verildiği, kararın kesinleştiği 30/01/2009 tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresi içerisinde 28/09/2013 tarihinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle ihbarda bulunan Akşehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 26/12/2014 tarih, 2014/244 Esas ve 2014/453 Karar sayılı ilamı ile sanığın TCK’nın 106/1-1. cümlesi uyarınca tehdit suçundan mahkum edildiği ve atılı suçun CMK’nın 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle uzlaşma kapsamına alındığı anlaşıldığından, öncelikle ihbar dosyası yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı da tespit edildikten sonra hırsızlık suçundan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Sanığın temyiz dışı sanıklar ile birlikte, müştekinin Atatürk Caddesi üzerinde bulunan marketinin önündeki dolaptan bira çaldıkları, müştekinin karşı komşusunun müştekinin yanına gelerek durumu anlattığı, müştekinin sanıkların peşine düştüğü ve sanıkları … Caddesi üzerinde gördüğü, sanıkların müştekiyi görünce çaldıkları biraları bırakarak kaçtıkları o esnada devriye gezen polis ekibince yakalandıkları, kesintisiz takibin söz konusu olmadığı ve hırsızlık suçunun tamamlandığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında teşebbüs hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
3-T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabul göre de;
TCK’nın 35. ve 168. maddelerinin birlikte uygulamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 02.03.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.