Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2020/17357 E. 2022/3447 K. 01.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/17357
KARAR NO : 2022/3447
KARAR TARİHİ : 01.03.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Şikayetçi kurum vekilinin temyiz isteminin sadece sanık … hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu ve sanık … ile … hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan verilen beraat kararlarının temyiz edilmediği belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2-Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Katılan sıfatını alabilecek surette kamu malına zarar verme suçundan zarar görmüş bulunan şikayetçi İçişleri Bakanlığının, duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmediği, eksikliği giderme işlemi üzerine şikayetçi kurum vekilinin 21/11/2019 tarihli dilekçesi ile hükmü temyiz ettiği anlaşılmakla, şikayetçi kurumun 5271 sayılı CMK’nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Şikayetçi kurumun duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle CMK’nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, şikayetçi kurum vekilinin ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 01.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.