Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2019/5580 E. 2019/9321 K. 22.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/5580
KARAR NO : 2019/9321
KARAR TARİHİ : 22.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın yokluğunda verilen hükmün, sanığın kardeşine 11/09/2013 tarihinde tebliğinden sonra sanığın öğrenme üzerine verdiği 14/04/2015 tarihli eski hale getirme ve temyiz talepli dilekçesinin, Mahkemenin 20.05.2015 tarihli ek kararı ile eski hale getirme konusunda karar verilmesine yer olmadığına ve bu konuda değerlendirme yapılması konusunda dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verildiği, sanığın yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünün sanığın bilinen son adresine tebliğe çıkarıldığı sanığın gitmesi ve adresinin bilinmemesi sebebiyle 03.09.2013 tarihinde iade edildiği, bunun üzerine MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı ve 11.09.2013 tarihinde kardeşi …’a teslim edilmek suretiyle tebliğ edildiği anlaşılmışsa da, gerekçeli kararı alan sanığın kardeşi…’ın, tebliğ mazbatasında sanıkla birlikte oturduğuna ilişkin bir kayıt bulunmadığından, yapılan tebliğin anılan sebeple geçersiz olduğunun anlaşılması karşısında; tebliğnamedeki temyiz isteminin süresinde olmadığı sebebiyle temyiz isteminin reddedilmesi gerektiğine ilişkin görüşe katılınmamış, 14/04/2014 tarihli temyiz başvurusu ile eski hale getirme isteminin süresinde olduğu kabul edilerek ve sanığın temyiz istemi ile eski hale getirme isteminin sadece hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik olduğu tespit edilerek yapılan incelemede;
1)Katılanın işlettiği cami lavabosunun kulübesinden suça konu paraların çalınması şeklinde gerçekleşen eylemde, katılanın 20.11.2012 tarihli yüzleştirme ve teşhis tutanağında işyerine girerek hırsızlık yapan şahsın sanık olduğunu teşhis ettiği ancak kolluktaki ve duruşmadaki ifadelerinde sanığın olayı gerçekleştirdiğine ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadığı anlaşılmakla bu çelişkinin giderilerek katılana, olaya ilişkin görgüsü olup olmadığının ve olaya ilişkin görgüsünün olması halinde suça konu paraları çalan şahsın sanık olup olmadığının sanığa ilişkin dosya içerisindeki fotoğraflar ve diğer görüntüler (kamera ve CD görüntüleri) gösterilerek sorulması, katılanın olaya ilişkin görgüsünün olmadığını veya olayın sanık tarafından gerçekleştirilip gerçekleştirmediğini hatırlamadığını yada görmediğini beyan etmesi halinde, sanığın tüm aşamalarda suçlamaları kabul etmediği, dosya içerisindeki 13.05.2013 tarihli “Ulusal Kriminal Büro” tarafından tanzim edilen adli video bilirkişi raporuna göre hırsızlık eylemini gerçekleştiren şahsın kuvvetle muhtemel sanık olabileceğinin tespit edildiği, sanığın savcılık ifadesinde olay tarihinde … Göğüs Hastalıkları Hastanesinde kaldığını beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, sanığın muhtelif mesafe ve açılardan yüksek çözünürlükte fotoğrafları temin edilerek, kamera görüntüleri ile birlikte Emniyet Genel Müdürlüğü veya Jandarma Komutanlığı Kriminal Dairesi Başkanlığına gönderilip, olaya ilişkin görüntülerin bulunduğu CD üzerinde, olanaklı ise görüntü iyileştirmesi de yapılmak suretiyle, bu görüntüler ile sanığın fotoğrafları arasında karşılaştırılma yapılmasının sağlanarak bahse konu görüntülerdeki kişinin sanık olup olmadığına ilişkin rapor alınarak, ayrıca … Devlet Hastanesinde suç tarihinde tedavi görüp görmediğine tedavi edildiyse hangi saatlerde tedavi edildiğine ilişkin … Devlet Hastanesinden rapor alınarak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Kabule göre de,
Katılanın suça konu işyerinden 300,00 TL ile birlikte 300,00 Euro civarında paranın çalınması şeklinde gerçekleşen eylemin, dosya içerisindeki 17.04.2013 tarihli bilirkişi raporu ile 13.05.2013 tarihli “Ulusal Kriminal Büro” tarafından tanzim edilen adli video bilirkişi raporuna göre saat 05:38’de işlendiğinin anlaşılması karşısında, UYAP’tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre suç tarihinde güneşin doğuş saatinin 06.18 olduğu, gece sayılan zaman diliminin ise saat 05.18’de sona erdiği nazara alındığında, sanık hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken aynı Kanun’un 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.