Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2019/14198 E. 2019/19939 K. 30.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/14198
KARAR NO : 2019/19939
KARAR TARİHİ : 30.12.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
5271 sayılı CMK’nın 35/3. maddesine uygun olarak cezaevinde bulunan sanığa, hükmün okunup açıklanması gerekirken gerekçeli kararın bir örneği verilerek tebliğ aldığı dolayısıyla usulüne uygun yapılmış bir tebligat bulunmadığı anlaşılmakla ve sanığın 04/11/2015 havale tarihli dilekçesinde, kararın yokluğunda verildiği, mahkeme huzurunda ifade verme, adil şekilde yargılanma, kararın yüzüne karşı verilmesi ve yeniden yargılanmak istediği şeklindeki talebinin temyiz ve eski hale iade talebi olduğu halde yargılanmanın yenilenmesi talebi olarak kabul edilerek verilen 12/11/2015 gün ve 2013/47 Esas – 2015/107 Karar sayılı ek kararın yok hükmünde olduğu ve sanığın 04/11/2015 tarihli dilekçesi, süresinde verilmiş temyiz dilekçesi olarak kabul edilip yapılan incelemede;
I- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazının incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA,
II- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarına gelince;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanığın inşaatın bodrum katında bulunan suça konu çiviler ve çiroz olarak tabir edilen kalıp demirlerinin birden fazla kişiye ait olduğunu bilebilecek durumda olmadığı gözetilmeden tek bir hırsızlık suçundan cezalandırılması yerine mağdur sayısınca suç oluştuğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 30/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.