YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10639
KARAR NO : 2019/13584
KARAR TARİHİ : 18.09.2019
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suça sürüklenen çocuk hakkında mahkemece 08/05/2014 tarih ve 2013/144 E., 2014/121 K. sayılı ilam ile hırsızlık suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın kesinleştiği 26/05/2014 tarihinden itibaren 3 yıllık denetim süresi içerisinde 09/06/2015 tarihinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle bildirim yapılan Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 06/03/2018 tarih 2016/854 E. ve 2018/319 K. sayılı mahkumiyetine konu suçun 5237 sayılı TCK’nın 191/1. maddesinde tanımlanan kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçuna ait olduğu ve 1 yıl 8 ay hapis cezasının ertelenmesine karar verildiği anlaşılmakla; suça sürüklenen çocuk hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa suça sürüklenen çocuğun bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Suça sürüklenen çocuk hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya bu suçu daha önce işlediği suçtan verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi ve aynı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” karar verilmesinde;
b) Suça sürüklenen çocuk bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması karşısında;
Yukarıda anılan ihbara konu suça ilişkin mahkemesince uyarlama yapılarak sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu, dolayısıyla ihbara konu bu karar nedeni ile hükmün açıklanması koşullarının oluşmadığı ancak suça sürüklenen çocuğun UYAP’tan alınan adli sicil kaydına göre, 3 yıllık denetim süresi içinde 29/12/2016 tarihinde işlediği hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından dolayı Malkara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2018 tarihinde verilen ve mala zarar verme suçu bakımından verildiği anda kesin olan 2017/878 E., 2018/727 K. sayılı ilamı nedeniyle hükmün açıklanması koşullarının oluştuğu belirlenerek yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuk hakkında bozma kararından önce kurulan 15/12/2009 günlü hükümde, hükmolunan hapis cezasının TCK’nın 51. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilmesi ve hükmün suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 06/05/2013 gün ve 2012/23303 E., 2013/11685 K. sayılı ilamıyla CMK’nın 231/5-14. maddelerinin değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle bozulması karşısında, her ne kadar daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle ertelenmesine yasal olanak bulunmamakla birlikte, bozma öncesindeki kararın sanık lehine kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden, bu defa verilen hapis cezasının ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun’un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasına “5237 sayılı TCK’nın 51/1. maddesi gereğince ertelenmesine” ve mahkemenin takdiri de gözetilerek “Hapis cezası ertelenen suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 51/3. maddesi gereğince 2 yıl denetim süresi belirlenmesine, Kanun’un 51/6. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuğun kişiliği ve sosyal durumu gözetilerek başkaca herhangi bir yükümlülük yüklenmeden ve uzman kişi görevlendirilmeden geçirilmesine” karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/09/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.