Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2018/4043 E. 2019/863 K. 16.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4043
KARAR NO : 2019/863
KARAR TARİHİ : 16.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, sanığın denetim süresi içinde 29/04/2014 tarihinde işlediği TCK’nın 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit suçu uzlaşma kapsamına alınmış ise de; sanığın güncel adli sicil kaydının incelenmesinde; denetim süresi içinde 25/08/2014 tarihinde işlediği TCK’nın 191/1. maddesine uyan kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan…. Cumhuriyet Başsavcılığınca 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verildikten sonra ihlal nedeniyle açılan kamu davasında) ….3. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/05/2015 tarihli ve 2015/113 Esas, 2015/591 Karar sayılı ve 2 yıl hapis cezasını içeren ilamı nedeniyle hükmün açıklanması koşullarının oluştuğu ve 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 8. fıkrasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı ve maddenin 11. fıkrasında, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi halinde mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, duran zamanaşımının, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı, dosya kapsamına göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 06/11/2010 tarihi itibarıyla duran zamanaşımının 04/09/2015 tarihinde kesinleşen sonraki mahkumiyete konu suçun işlendiği 25/08/2014 günü yeniden işlemeye başladığı belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 491/4, 522 (pek hafif) maddelerinde belirtilen suç için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun’un 102/4, 104/2. maddeleri ile 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın aynı suça uyan 142/1-b, 66/1-e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Kanun’un 7/2, 5252 sayılı Kanun’un 9/3. maddeleri ışığında, dava zamanaşımı bakımından 765 sayılı TCK hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Kanun’un 102/4, 104/2. maddeleri uyarınca hesaplanan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği 06/11/2010 tarihinde duran ancak deneme süresinde ikinci suçun işlendiği 25/08/2014 tarihinde tekrar işlemeye başlayan 7 yıl 6 aylık kesintili zamanaşımının suçun işlendiği 26/01/2004 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 16/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.