Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2017/3573 E. 2017/8013 K. 13.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/3573
KARAR NO : 2017/8013
KARAR TARİHİ : 13.09.2017

Hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuklar … ve …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 141/1, 31/2 ve 62. maddeleri gereğince ayrı ayrı 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, cezalarının anılan Kanun’un 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair İskenderun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/03/2015 tarihli ve 2014/131 esas, 2015/152 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 13/06/2017 gün ve 94660652-105-31-370-2017 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/06/2017 gün ve 2017/38070 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
İskenderun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/03/2015 tarihli kararının infazı sırasında, suça sürüklenen çocuk …’in deneme süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlemesi sebebiyle dosyanın ele alınarak, cezanın infazına, hükmedilen hapis cezasının anılan Kanun’un 50/1-a ve 52/2. maddeleri gereğince 3.000,00 Türk Lirası adli para cezasına dönüştürülmesine ilişkin aynı Mahkemenin 25/05/2016 tarihli ve 2014/131 esas, 2015/152 sayılı ek kararının, 24/03/2015 tarihli ilk kararın kanun yararına bozma yoluyla bozulması halinde hukuken hüküm ifade etmeyeceği düşüncesiyle yapılan incelemede;
Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi uyarınca ”Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar” ile 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı Kanun’un 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı Kanun’un 7/2. maddesinde yer alan ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” şeklindeki düzenlemeye nazaran, 6763 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 254. maddesi uyarınca aynı Kanun’un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemlerinin, mahallinde mahkemesince uyarlama yargılaması yapılarak verilecek bir kararla değerlendirme yapılması gerektiği cihetle,

Dosya kapsamına göre, fiili işlediği sırada 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuklar hakkında, hırsızlık suçundan belirlenen hapis cezalarının kısa süreli olması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargıtay 13. Ceza Dairesince yapılan inceleme sırasında, dairece tespit edilen başka bir hukuka aykırılık nedeniyle kanun yararına bozma isteminin genişletilmesi yönünde, Adalet Bakanlığına ihbarda bulunulduğu belirlenmekle, sehven dairemize gönderildiği anlaşılan dosyanın, daha önce inceleme yaparak ihbarda bulunan Yargıtay 13. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.