Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2017/312 E. 2017/1532 K. 13.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/312
KARAR NO : 2017/1532
KARAR TARİHİ : 13.02.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dairemizin 12/02/2015 tarihli 2013/35179 Esas – 2015/2559 K. sayılı bozma kararına karşı mahkemesince direnme kararı verilmesi üzere dosyanın gönderildiği Yüksek Ceza Genel Kurulunun 14.12.2016 gün ve 2016/112 E.-2016/1397 K. sayılı gönderme kararı ile dosyanın dairemize gönderilmesi üzerine, 5271 sayılı CMK’nın 6763 sayılı Kanun ile değişik 307. maddenin 3. fıkrası uyarınca yapılan inceleme sonucu, her ne kadar mahkemesince direnme kararı verildiği belirtilmiş ise de, direnme kararında bozmadan önce verilen kararda yer verilmeyen yeni gerekçeler gösterildiği ve bu itibarla mahkemenin verdiği kararın direnme kararı olmayıp bozmaya uyularak verilmiş bir karar olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Bozma ilamımızda belirtildiği üzere,
5237 sayılı TCK’nın 142/2-g maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun oluşabilmesi için eylemin, barınak yerlerinde, sürüde veya açık yerlerde bulunan büyükbaş veya küçükbaş hayvan hakkında gerçekleştirilmesi gerektiği; ev ve eklentisi niteliğindeki yerlerden gerçekleşen eylemlerin ise aynı Kanun’un 142/1-b, 116. maddelerinde düzenlenen suçları oluşturacağı gözetilerek; dosya içerisinde yer alan 03/02/2008 tarihli olay yeri inceleme tutanağının eki olan krokiden, hırsızlık eyleminin, katılana ait evin bahçesinde bulunan ve eklentisi niteliğindeki ahırdan gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin 142/1-b maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfının değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek aynı Kanun’un 142/2-g maddesi gereğince uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 13/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.