Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2016/9740 E. 2018/13279 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/9740
KARAR NO : 2018/13279
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Suça sürüklenen çocuklar … ve … hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
14.04.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz isteminin CMUK’nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
2-Suça sürüklenen çocuk … hakkında iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2-Suça sürüklenen çocuklar … hakkında hırsızlık suçu ve suça sürüklenen çocuk … hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
a-Suça sürüklenen çocuklardan …’ın, başka bir hırsızlık suçuna ilişkin olarak yürütülen soruşturma sırasında yakalanması üzerine suça konu olayla ilgili de itirafta bulunarak bir kısım suç eşyalarını teslim ettiği, mağdurun da alınan beyanında şikayetçi olmadığını söylemesi karşısında suça sürüklenen çocuk … hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına mağdurun rızasının bulunup bulunmadığı sorularak sonucuna göre hukuki durumun tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
b-Suça sürüklenen çocuk … hakkında düzenlenen 08/07/2013 tarihli 11239 sayılı raporu ile işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algıladığı, bu fiillerle ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin geliştiğinin belirtildiği, 04/02/2014 tarihli sosyal inceleme raporunda ise “işlediği suçun anlam ve sonuçlarını idrak edemediğinin belirtilmesi karşısında, her iki rapor arasında oluşan çelişkinin giderilmesi bakımından 5237 sayılı TCK’nın 31/2. maddesi uyarınca Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas dairesi veya Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden suça sürüklenen çocuğun suç tarihi itibariyle üzerine atılı hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını bozma fiillerinin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya bu fiillerle ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığı, varsa önemli derecede azalma olup olmadığı konusunda rapor alınarak her iki rapor arasındaki çelişki giderilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 13/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.